492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 16. maddesi, gerekse 1953 tarih 10/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca el atmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil istekli davalarda dava değerinin her üç isteğin toplamından ibaret olacağı, davaya devam edilebilmesi için dava değeri üzerinden harç ikmali yapılması gerekeceği-
Çaplı taşınmaza el atmanın önlenmesi ve ecrimisil istekleri-
Çekişmeli taşınmazda tüm paydaşları bağlayan harici bir taksim sözleşmesi veya fiili kullanma biçiminin oluşmadığı, hatta taşınmazda davacının kullandığı ve kullanabileceği bir yerin bulunmadığı, taşınmazın tümünün davalı tarafından kullanıldığı anlaşıldığından davacının payı oranında elatmanın önlenmesine karar verilmesi gerekeceği-
Usulüne uygun teslim yapılmış olmadıkça, "hükmen teslim olunan yere tecavüz" suçunun oluşmayacağı–
Hazine tarafından, hazineye ait çaplı taşınmaza üçüncü şahıslarca bina yapılmış olduğu için açılan el atmanın önlenmesi ve binaların yıkılması davasında, taşınmaz, belediye sınırları içinde kalıyorsa, 775 sayılı yasa hükümleri dikkate alınarak hazinenin aktif husumet ehliyetinin kalıp kalmadığının saptanması gerektiği–
Davalıya ait ağaçların dalları ve kökleriyle komşuluk hukukunun öngördüğü sınırları aşan biçimde zarar verdiği bilirkişice saptandığından, zararlı davranışın ağaçların kesilmesi suretiyle önlenmesine karar verilmesinin gerekeceği-
Tapu iptal ve tescil; karşı davanın ise el atmanın önlenmesi isteğine ilişkin olan davada; davacı ile davalının dava sırasında evlilik birliği sürdüğünden davanın 4787 Sayılı Yasanın 4.maddesi hükmü gereğince aile mahkemesinin görevi içerisinde bulunduğu-
İdarece oluşturulan kıyı kenar çizgisinin idari yargı yerinde iptal edilmiş veya oluşturulan haritanın -28.11.1997 T. 5/3 s. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı'nda kabul edilen ilkeye göre- ilgililerine tebliğ edilerek kesinleştirilmemiş ve davalının itirazına uğramış olup olmadığının araştırılması, sonucuna göre gerekirse İdare tarafından belirlenen kıyı kenar çizgisinin değinilen İçtihadı Birleştirme Kararı kapsamı ve 3621 s. Kanun'un 5. ve 9. maddelerinde öngörüldüğü biçimde üç jeolog ya da jeoloji mühendisinden oluşturulacak uzman bilirkişi kurulu ve tapu fen memuru aracılığıyla yerinde keşif yapılması, İçtihadı Birleştirme Kararı doğrultusunda, bilimsel verilerden de yararlanılarak kıyı kenar çizgisinin belirlenmesi, bu araştırmalarla, dava konusu taşınmazın kıyı kenar çizgisi içerisinde kalıp kalmadığı duraksamaya yer vermeyecek şekilde tespit edildikten sonra, oluşacak durum, dosya içeriği, iddia ve savunma doğrultusunda toplanan diğer tüm deliller birlikte tartışılıp değerlendirilerek, uyuşmazlık hakkında bir karar verilmesi gerekirken, uyulan bozma ilamına göre gerekli araştırmalar yapılmadan, "jeolog bilirkişilerin bulunmadığı" iki teknik bilirkişiden alınan rapor dikkate alınarak eksik inceleme ve araştırma ile hüküm kurulmasının hatalı olduğu-
Mahkemece, karar verilmesinin ardından verilen bozma kararından sonraki yargılama aşamasında ıslah yapılmasının mümkün olmadığı, mahkemece bu husus göz ardı edilerek bozmadan sonraki yargılama aşamasında yapılan ıslahın yapılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekeceği- Ecrimisil tazminatı için faiz talep edilebilir ise de her ay için gerçekleşen ecrimisil tazminatına ayrı ayrı faize hükmedilmesine imkan sağlayan bir düzenleme bulunmadığı gibi hükmün yazılış biçimine göre de hüküm altına alınan alacağın toplam olarak gösterilmesinin ve her ay için ne kadar faiz hesaplandığı belirtilmemesinin infazda tereddüte neden olacağı-
Zilyetliğin korunması davalarında görevli mahkeme sulh hukuk mahkemesi olup, bir dava asliye hukuk mahkemesi tarafından karara bağlandıktan sonra görevsizlik itirazında bulunulamayacağı-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.