Tapu kaydındaki kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğine-
Tapu kaydında düzeltim davalarında taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet hakkı sahibinin adı, soyadı, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesinin, kayıt düzeltme taleplerinin kaynağını oluşturacağı, bu tür işlerde kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekeceği, bu tür işlerde mahkemece sağlıklı bir inceleme yapılması ve kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğunun kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanması gerekeceği-
Tapudaki kimlik bilgilerinin düzeltilmesine karar verilebilmesi için kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğunun kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanmasının gerekeceği-
Yeni Tapu Sicil Tüzüğü'nün yürürlüğe girdiği 17.8.2013 tarihinden itibaren, idareye müracaat etme ön şartını yerine getirmeden dava açan ilgililerin davayı açmakta haklı olduklarını söyleyebilme olanağı bulunmadığından, kendisini vekille temsil ettiren davalı Tapu Müdürlüğü lehine vekalet ücreti tayin edilmesinin kural olarak doğru olduğu, ne var ki, davacı, görülmekte olan başka bir davada mahkemenin verdiği yetki ve yönlendirme ile eldeki davayı açtığına göre; davayı açmakta kusuru bulunduğundan söz edilemeyeceğinden, vekalet ücreti ile sorumlu tutulmasının isabetsiz olduğu-
Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet hakkı sahibinin isim, soyisim, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesinin, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturduğu ve bu tür davalarda kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerektiği-
Tapuda cins ve vasıf düzeltilmesi işlemlerinin tapu idaresince yapılması gerekip idari bir görev olduğundan, davanın görev yönünden reddine karar verilmesi gerektiği-
Davacı alacaklı banka 2012 ve 2014 tarihlerinde kredi sözleşmesi uyarınca davalıya kredi kullandırdığına göre, kredi sözleşmelerinin yapıldığı ve kredinin verildiği tarihler itibariyle borcun doğmuş olduğu, dolayısı ile borcun doğum tarihinin tasarruf tarihinden önce olduğu- İcra müdürlüğü tarafından borçlunun adresinde yapılan hacizde 'haczi kabil mal varlığı bulunmadığı' haciz tutanağına yazılmış(ki bu belge İİK 105.maddesi uyarınca geçici aciz vesikası niteliğindedir), icra dosyası içeriğinden de başka menkul gayrimenkul mal varlığının bulunmadığı belirlenmiş olduğundan, aciz vesikası bulunmasına ilişkin ön koşulun da gerçekleşmiş olduğu-
Davacıların murisi olan ve dava konusu taşınmazlarda mülkiyet hakkı olduğunu iddia eden kişinin mirasçılarının, duruşmaya çağrılarak talep konusu taşınmazlarda mülkiyet hakkı iddiaları bulunup bulunmadığının kendilerinden sorulacağı, ayrıca murisin baba ismindeki çelişkinin de giderilerek varılan sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Bir mahkeme kararına dayanılarak M.K. 934 gereğince hükmen iptal edilmiştir şerhi tapu siciline işlendiğine göre, şerh kaldırıldığı anda iptal kararı hükmünü kaybedeceğinden bu hususun tapu sicil müdürünün yetkisi dışında kaldığı, ancak tarafların dava açabileceği-
Davacı, görülmekte olan başka bir davada mahkemenin verdiği yetkiye dayanarak eldeki davayı açtığınndan davayı açmakta kusuru bulunduğundan söz edilemeyeceği ve vekalet ücreti ile sorumlu tutulamayacağı- Yeni Tapu Sicili Tüzüğünün Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdiği 17.8.2013 tarihten itibaren, ilgililerin mahkemeye müracaat etmeden önce, ilk olarak tapu müdürlüklerine prosedüre uygun şekilde başvurmasının kaçınılmaz olduğu, prosedür izlenmeden mahkeme önüne getirilen davanın dinlenebilme olanağı olmadığı-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.