Kanunla kurulan kuruluşun iştiraki konumunda olan şirketin emekli olanlara ödenen sosyal yardım zammını SSK`na geri ödemekle yükümlü olacağı, sosyal yardım zammı ödemelerine, T.C. Emekli Sandığında son verildiği ve taban ve kıdem aylığına katıldığı, bu ödemelerin, sadece S.S.K. ve Bağ-Kur`da devam ettiği, görülüyor ki, sosyal yardım zammının, aslında emekli aylıklarının yetersizliği nedeniyle yaşlılık aylığına müstehak olanların durumlarını iyileştirmek için bulunan bir formül olduğu, fakat ödeme yükümünün primli sistemle çalışan sosyal güvenlik kurumlarına karşılıksız ve katkısız olarak yüklenmesinin, sistemin özüne ve kurallarına aykırı olduğu, bu iyileştirmelerin, sistem içerisinde ve sistemin kurallarına göre yapılmasının gerekeceği, bu çevrede, iyileştirmeden yararlanacak işçiden, işçinin emeğinden yararlanan işverenden, gerektiğinde Anayasa uyarınca olanaklar ölçüsünde Devlet’ten alınacak karşılıklarla, sistemin finanse edilmesi zorunlu iken, bu yola gidilmeyerek, karşılıksız biç
Hakkaniyete uygun maddi tazminatın hesabı için, öncelikle davacının davalı şirketle imzaladığı sözleşmede belirlendiği iddia olunan ücretin araştırılması, sözleşmenin bulunmaması halinde TÜİK’dan, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile ilgili Meslek Odalarından beton döküm işçisinin alabileceği ücretin sorularak kazalı işçinin gerçek ücretinin tereddütsüz olarak belirlenmesi, davalı tarafın ücret konusundaki kabulü de dikkate alarak usuli kazanılmış haklara riayet ederek davacının maddi zararının yeniden hesaplanarak tüm delilleri bir arada gözeterek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği-
Yaralamalı trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemi-
İş kazası nedeniyle sağlık bütünlüğü bozulan sigortalının eşinin ve çocuklarının manevi tazminat talep etme haklarının bulunduğu düşünülse de; olayın özelliğine, yaralanmanın niteliğine, meslekte kazanma gücündeki kayıp oranına ve özellikle sigortalının yaralanmasının ağır bedensel zarar oluşturmamasına göre davacı eş ve çocuklar lehine manevi tazminat verilemeyeceğinin anlaşılması karşısında davacı eş ve çocukların manevi tazminat istemlerinin reddine karar verilmesi gerektiği-
4/A ve 4/C her iki emekli maaşlarından yapılan sosyal güvenlik destek priminin iptaliyle, yapılan kesintilerin iadesine-
Sürekli işgöremezlik oranının tespiti istemine ilişkin dava sonucunda mahkemece verilecek hüküm gerek işverenin gerekse Sosyal Güvenlik Kurumu'nun hak alanını etkileyeceğinden işveren ile Sosyal Güvenlik Kurumu arasında mecburi dava arkadaşlığının bulunduğu. Davalılar arasında (pasif) mecburi dava arkadaşlığı bulunması halinde, davacının bütün davalılara karşı birlikte dava açmak zorunda olduğu, dava bütün mecburi dava arkadaşlarına karşı değil de bunlardan birine veya bir kaçına karşı açılmış ise bu halde, dava sıfat yokluğundan reddedilemeyeceği, mahkemenin, davayı diğer mecburi dava arkadaşlarına da teşmil etmesi için davacıya bir süre vermesi, davacı bu süre içinde davayı diğer mecburi dava arkadaşlarına da teşmil ederse davaya devam edebileceği-
İçerisinde psikiyatri uzmanı da bulunan bir heyetten açıklayıcı, denetime elverişli rapor alınıp sonucuna göre, davalı lehine oluşan kazanılmış haklar da gözetilerek karar verilmesinin gerektiği-
Oyak, 205 sayılı Yasayla kurulan bir kuruluş olup, amacı, tamamen kamusaldır; tetkili organları arasında, devletin, merkezi idarede yer alan, Bakan ve Üst düzey Komutan ve yetkililer dahil resmi kişiler yer almaktadır, denetim ve kendisine tanınan ayrıcalık ve muafiyetler, bir özel tüzel kişide bulunması düşünülmeyecek boyutlardadır, bu nedenledir ki Oyak, bir kamu tüzel kişisi olduğundan davacı Oyak-Renault A.Ş. dahil benzeri tüm iştiraklerin ayırımsız sosyal yardım zammından dolayı Sosyal Sigortalar Kurumuna karşı sorumlu olduklarının kabulünün gerekeceği-
Trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeni ile destekten yoksun kalma tazminatı istemi-
İş kazası sonucunda davacıda iş göremezlik derecesi, olayın meydana geldiği tarihteki paranın alım gücü dikkate alınrak, beden gücü kaybı nedeniyle bozulan ruh huzurunun, duyulan ve ileride duyulacak elem ve ızdırabın kısmen ve imkan nisbetinde iadesini amaçladığından hâkimin, M.K.nun 4. maddesi gereğince hak ve nesafete göre takdir hakkını kullanarak, manevi tazminat miktarını tespit etmesi gerekeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.