HMK’nun , icra ve iflas kanununda bir hüküm bulunmayan hallerde ancak İİK’nun da açıkça yollama yapılması (İİK. 50,68/a-IV vb.) veya bu kanunun özel veya genel hükümlerine aykırı olmaması halinde uygulanabileceği- Haczedilmezlik şikayetinin taraflar gelmeseler bile icra mahkemesince inceleme yapılıp, şikayetin sonuçlandırılması gerekeceği (İİK. mad. 18/3)- HMK. mad. 324 de düzenlenen “delil ikamesi avansının”, HMK.’nun 114. maddesini (g) bendinde belirtilen” gider avansından hüküm ve sonuçları itibariyle farklı olduğu ve bir ‘dava şartı’ niteliğinde olmadığı-
Boşanma-Ziynet Alacağı
MK. 565/3 ve 565/4 uyarınca tasarrufların tenkis edilebilme koşulları -
Dosyada gider avansının olmamasının tek başına tebligat yapmama gerekçesi olamayacağı, kaldı ki, gider avansını tamamlatmak üzere de usulüne uygun bir tebligatın yapılmadığı, o halde, mahkemece gerekirse suç üstü ödeneğinden ileride haksız çıkacak taraftan tahsil edilmek kaydıyla, davacıya usulüne uygun yeni duruşma günü tebliğ edilerek yargılamaya devam edilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile davacının savunma hakları kısıtlanacak biçimde, usulüne uygun tebligat yapılmadan dosya işlemden kaldırılıp, üç ay sonrasında da davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu-
İşlemden kaldırılmasına karar verilmiş ve sonradan yenilenmiş olan davanın, ilk yenilemeden sonra bir defadan fazla takipsiz bırakılamayacağı-
HMK mad. 331 ve Avukatlık Ücret Tarifesinin 7. maddesi uyarınca, davanın açılmış sayılması hallinde de yargılama giderlerine hükmedilmesi gerektiği-
Davacının davalılara ait işyerinde tarım işinde çalışırken oluşan kazada arkadaşını kurtarmak isterken yaralanması sonucu, uzun süre hastanede yattığı, ameliyat olduğu ve çalışma yeteneğinin kaza nedeniyle azaldığı, bu iş kazasının davalıların gerekli iş sağlığı ve güvenliği önlemlerini almamış olmalarından ötürü meydana geldiğini ileri sürerek maddi ve manevi tazminat talep ettiği somut uyuşmazlıkta- Kesin süre içinde, davacının iş göremezlik oranının tespiti için, muhtıra çıkarılmasına rağmen bu eksikliği tamamlamadığı, mahkemece kesin süre içinde eksik hususun yerine getirilmemesi durumunda delilden vazgeçmiş sayılacağı konusunda ihtar yapıldığı, bu nedenle davanın maddi ve manevi tazminata esas teşkil eden sakatlığını ve vücudundaki estetik bozukluğu ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesine; ve bu kararın maddi anlamda kesin hüküm oluşturacağı-
Duruşma gün ve saatinin kalemden ya da UYAP sisteminden öğrenilmesine karar verilemeyeceği, belirtilen sebeple, davacı vekili duruşmaya usulüne uygun şekilde davet edilmediğinden, 6100 Sayılı Kanun'un 150/2. maddesi gereğince dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmesinin doğru olmadığı- Vekilin istifa dilekçesinin davacı asile tebliği gerektiğinden HMK'nin 82. maddesinde düzenlenen kanun hükmü yerine getirilmeden HMK'nin 150/1 ve 320/4. maddeleri hükmünün uygulanamayacağı, dosyada gider avansının olmamasının, davanın 6100 sayılı HMK'nin yürürlüğünden önce açılmış olması da nazara alındığında tek başına tebligat yapmama gerekçesi olamayacağı-
8. HD. 11.02.2019 T. E: 206, K: 1274-
Borçlunun İcra Mahkemesi'ne başvuru dilekçesindeki iddialarının şikayet niteliğinde olduğu, borçlunun geçerli bir mazeret bildirmemiş ve duruşmaya gelmemiş olması halinde, işin esası incelenerek gereken kararın verilmesi yerine, İİK.nun 18. maddesine rağmen HMK'nun 150/1. maddesine göre dosyanın işlemden kaldırılmasının ve sonuçta aynı Yasa'nın 150/4 maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin doğru olmadığı-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.