İİK.nun 169/a-1.maddesi ve aynı Kanunun 18/3.maddesi gereğince icra mahkemesi hakiminin yetki itirazının incelenmesinde taraflar gelmese de gereken kararı vereceği, icra mahkemesi duruşma yapılmasını uygun gördüğü takdirde ilgilileri en kısa zamanda duruşmaya çağırıp,gelmeseler bile gereken kararı vereceği, borçlunun icra müdürlüğünün yetkisine yönelik itirazı ile takibe konu senedin kambiyo vasfına yönelik şikayeti yönünden dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilemeyeceği-
Haczedilmezliğe ilişkin şikayet tarihinden sonra dosyanın infaz edilmiş olması, borçlu açıkça vazgeçmediği sürece, şikayetin esasının incelenmesine engel teşkil etmeyeceği-
Mahkemece, "ağır ceza mahkemesinin kararı kesinleştiğinde duruşma günü belirlenerek taraflara tebliğine" ilişkin ara karar kurulmuş olmasına rağmen, davalı vekilinin talebi üzerine davacıya duruşma gününü bildirir tebligat yapılmaksızın ve yokluğunda duruşma yapılarak dosyanın işlemden kaldırılması ve bu kararın da davacı tarafa tebliğ edilmeden davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Maddi hataya dayanan bozma kararına uyulmasının usulü müktesep hak teşkil etmeyeceği- Borçluların takip dosyasından 3 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğundan icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken bu takibi de kapsayacak şekilde davanın tümden (her iki takip yönünden) reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Sıra cetveline yönelik şikayet sonucunda, icra mahkemesince ilk sıra cetveline itiraz etmeyen alacaklılar lehine değişiklikler yapılamayacağı—
Borçlunun takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığına ilişkin istemin İİK'nun 71/2.ve 33/a maddelerine dayanması halinde,bu istemin belli bir sürede ileri sürülmesinin gerekmediği-
Şikayet niteliğindeki borçlunun başvurusunun incelenmesinde, mahkemece, taraflar gelmese bile işin esası incelenerek gereken kararın verilmesi gerekirken İİK.nun 18. maddesi hükmüne rağmen HMK'nun 150/1. maddesi uygulanarak öncelikle "dosyanın işlemden kaldırılması" ve ikinci aşama olarak da HMK'nun 320/4. maddesi uyarınca "davanın açılmamış sayılması" yönünde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-
Dava, bir defadan fazla takipsiz bırakılmadığına göre mahkemece 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 150/6 maddesine dayalı olarak davanın açılmamış sayılmasına karar verilemeyeceği-
Borçlu vekilinin icra mahkemesinde yapılan duruşmaya gelmemiş olmasının HUMK’un 409/1 (şimdi; HMK.'nun 150/1.) maddesine göre ‘dosyanın işlemden kaldırılmasına’ ve sonuçta ‘açılmamış sayılmasına karar verilmesini gerektirmeyeceği–
Mahkemece davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğinden davalı yararına vekalet ücreti ile varsa yaptığı yargılama giderlerinin hüküm altına alınması gerekeceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.