Mahkemece gecikme zammının faiz niteliğinde olduğu gözetilmeden, faize faiz yürütülmesine olanak sağlayacak biçimde hüküm kurması yasaya aykırı olduğu gibi, normal elektrik bedeli dışında kalan kaçak elektrik kullanımının haksız fiil teşkil etmesi nedeni ile, bu kalem davacı alacağının likit olmadığı da gözetilmeden, davacı alacaklı yararına %40 oranında tazminata karar verilmiş olmasının da bozmayı gerektireceği-
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda; muayene raporunda belirtilen % 84 oranında eksik ölçüm oranı dikkate alınarak hesaplama yapıldığı, ancak muayene raporunun devamında sayacın eksik kayıt yapma oranı ile dozajı arasında çelişki bulunduğu, ana kartın değiştirildiğinin ifade edildiği, Tüketim Miktarı Hesaplama başlıklı bölümde bu şekilde kaçak tahakkukunun hesaplanma yönteminin bulunmadığı, ilgili bölümde belirtilen yöntemlerle kaçak ve ek kaçak tahakkukunun hesaplanması gerektiği, ayrıca kaçak tahakkuku hesaplanmasında k/k, dağıtım, iletim, psh ve fonlar dikkate alınmaksızın aktif tarifenin 1,5 katı ve KDV uygulanarak miktarın belirlenmesi, ek kaçak tahakkukunda ise aktif enerji bedeline k/k, dağıtım, iletim, psh vd birimler dahil edilerek giydirilmiş bedel üzerinden miktarın belirlenmesi gerektiği, bu şekilde kaçak elektrik kullanım hesabı yönünden mevzuata uygun teknik inceleme yapılmadığı, raporun taraf ve Yargıtay denetimine elverişli olmadığı gibi mevzuata da uygun olmadığı, talep edilen kaçak elektrik bedelinin yönetmelik ve 622 sayılı kurul kararının “Tüketim Miktarı Hesaplama” başlıklı bölümünde açıklanan yöntem ve sürelere uygun hesaplanması gerektiği, o halde; dosyanın önceki bilirkişi dışında uzman bilirkişiye verilerek, takibe konu toplam bedelin Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği ve 622 sayılı EPDK kararı hükümlerine göre ayrıca ve denetime elverişli olarak hesaplanması için rapor alınarak, davacının menfi tespit talep edebileceği kaçak ve ek kaçak tahakkuk bedellerinin belirlenmesi gerekeceği-
Kaçak elektrik tespit tutanağından dolayı borçlu olmadığının tespiti ile bu borç nedeniyle davalı tarafa ödenen bedelin istirdadı istemi- Dosyanın önceki bilirkişi dışında başka bir uzman bilirkişiye verilmesi; talep edilen kaçak elektrik bedelinin tutanağın düzenlendiği tarihteki yönetmelik ve 622 sayılı kurul kararlarında açıklanan yöntemle hesaplanması konusunda denetime elverişli rapor alınması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği-
3. HD. 19.04.2017 T. E: 2015/19512, K: 5674-
Davanın, kaçak elektrik tahakkuku nedeniyle istirdat istemine ilişkin olduğu- Mahkemece, öncelikle dosyanın önceki bilirkişi dışında oluşturulacak üç kişilik uzman bilirkişi kuruluna verilmesi, bilirkişi heyetinden kaçak kullanım olup olmadığı, var ise davacının sorumlu olması gereken miktarın kaçak tutanak tarihinde yürürlükte olan Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin ilgili maddeleri çerçevesinde hesaplanması konusunda taraf ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınarak, sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
Mahallinde keşif yapılmaksızın, evrak üzerinde düzenlenen önceki çelişkili raporların bir geçerliliğinin bulunmadığı, mahkemece mahallinde uzman bilirkişi veya bilirkişiler marifetiyle keşif yapılıp, tesisin tükettiği gücün tereddüde yer bırakmayacak şekilde tespit edilerek alınacak rapor doğrultusunda karar verilmesi gerektiği-
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01.07.2012 tarihinden sonra, 11.04.2014 tarihinde açılmıştır. 6102 sayılı TTK. 4.maddesine göre bir davanın ticari dava olabilmesi için uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğmuş bulunması veya anılan yasa maddesinde sayılan mutlak ticari davalardan sayılması gerekir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine-
3. HD. 19.04.2017 T. E: 2015/18083, K: 5573-
İcra takibinden önce olumsuz tespit davası açılabilmesi için, borçlunun borçlu olmadığının hemen tespitinde korunmaya değer bir hukuki yararının bulunması gerekeceği–
Duruşmayı bildirir tebligatın, istifa eden davacı vekili tarafından yetkilendirilen avukata yapıldığı, duruşmada ise davacılar ve vekilinin mazeret bildirmeksizin duruşma salonunda hazır olmadıkları gerekçesiyle HMK'nın 150/1. maddesi gereğince dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verildiği, yetki belgesine dayanak vekalet ilişkisinde vekil tayin edilmiş olan avukatın istifa etmesinin ilgili vekaletnameye dayanılarak verilen yetki belgesini de menfi yönde etkileyeceği, dosyaya vekaletname sunulmak suretiyle davacı tarafın yargılamada yeni bir vekille temsil edildiği de gözetilerek istifa etmiş vekilin yetkilendirdiği avukata yapılan tebligatın usulsüz olduğu-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.