Haczedilmezlik şikayetine konu yapılan hususlardan birinin vergi dairesince konulan haciz işlemi olduğu, bu işlem idari nitelikte olup, bu nedenle anlaşmazlığın çözümü vergi mahkemelerinin görevine girdiğinden, Mahkemece, yargı yolu nedeniyle şikayet dilekçesinin reddine kararı verilmesi gerekirken görevsizlik kararı verilmesi doğru olmadığı gibi; ..... 2. İcra Müdürlüğü’nün 2004/1553 esas sayılı dosyasından konulan haczin kaldırılmasına ilişkin şikayet Mahkemenin görev alanında olup, bu şikayet bakımından işin esasının incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken bu hususta olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesinin doğru olmadığı-
Borçlunun ekonomik ve sosyal durumunun iyi olmasının, meskeniyet şikayetinde bulunmasına engel teşkil etmediği gibi, birden fazla konutunun olmasının ya da o konutta oturmamasının, meskeniyet iddiasında bulunmasına engel teşkil etmeyeceği-
Borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipoteklerin, daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engelleyeceği ancak haciz tarihinde ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabileceğinden, mahkemece, lehine ipotek şerhi olan bankadan ipoteğin mahiyeti, konulma nedeni sorularak zorunlu ipotek olup olmadığı, zorunlu ipotek değil ise haciz tarihinden önce ipoteğe konu borcun ödenip ödenmediği tespit edilerek, ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil edip etmeyeceğinin belirlenmesi, engel teşkil etmeyeceğinin anlaşılması halinde ise, bilirkişilerce tespit edilen borçlunun haline münasip ev alabileceği miktar, mahcuzun değerinden az ise mahcuzun satılarak, borçlunun haline münasip ev alması için gerekli bedelin kendisine, artanın alacaklıya ödenmesine, karar verilmesi gerekeceği-
Çiftçilikle geçinemeyen borçlunun, ayrıca terzilik de yapmasının, çiftçi sayılmamasını gerektirmeyeceği–
Avukatlık ücretine taraflar yararına hükmedileceği, «bunun avukata ait olduğu»na ilişkin hükmün, avukatla müvekkili arasındaki iç ilişkiyi ilgilendireceği-
Mahcuz üzerine haciz uygulandığı, ancak daha önce taşınmazın tapu kaydında banka lehine ipotek kaydının olduğu, mahkemece, ipotek alacaklısı bankadan, ipotek borcunun haciz tarihinden önce ödenmiş olup olmadığı araştırılarak karar verileceği-
Medeni Kanunun yürürlüğe girmesinden önce tesis edilen ve Vakıflar Genel Müdürlüğünün niyabet ve idaresi altındaki vakıfların taşınır ve taşınmaz mallarının haczedilemeyeceği (ancak bu vakıfların gelirleri ile hasılatının -bankadaki parasının- haczedilebileceği)–
Mahkemece, bilirkişiden ek rapor alınarak, borçlunun açıklandığı üzere bulunduğu yerden daha mütevazi koşullara sahip yerlerde haline münasip evi alabileceği değer belirlendikten sonra, borçlunun haline münasip ev alabileceği miktar, mahcuzun değerinden az ise mahcuzun satılarak, borçlunun haline münasip ev alması için gerekli bedelin kendisine, artanın hak sahiplerine ödenmesine, satışın, borçlunun haline münasip ev alabileceği miktardan az olmamak üzere yapılmasına karar verilmesi gerekeceği-
Borçlu aleyhinde AYM'nin iptal karar tarihinden sonra haciz işlemlerinin uygulandığı haciz tarihi itibariyle 6111 sayılı Yasa'nın Geçici 2. maddesi iptal edildiğinden ve halen yürürlükte bulunan 5999 sayılı Kanun'un Geçici 6. maddesine göre alacağın doğumuna sebep olan idare eyleminin 1983 yılından öncesine ait olduğuna ilişkin iddia ve bilgi de bulunmadığından kamulaştırmasız elatmaya ilişkin eylemin 1983 yılından sonra olduğunun kabulü gerekeceğinden borçlunun gayrimenkul menkul hak ve alacaklarına haciz uygulanmasının hukuka uygun olduğu mahkemece şikayetin reddi yerine yazılı gerekçelerle kabulüne ve haciz işleminin kaldırılmasına karar verilmesinin doğru olmadığı-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.