İİK'nın 82. maddesinin 1. fıkrasının 4. bendinde, borçlunun çiftçi ise kendisinin ve ailesinin geçimi için zaruri olan arazi ve çift hayvanları ve nakil vasıtaları ve diğer eklenti ve ziraat aletleri haczedilemeyeceği düzenlenmiş olup, bu maddeye dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunma hakkının şahsi hak niteliğinde olduğu, iddiada bulunan kişinin çiftçilik yapıp yapmadığı ve haczedilen taşınmazın borçlunun ve ailesinin geçimi için zorunlu olup olmadığı araştırılarak sonuçlandırılması gerektiği, bu nedenle, henüz kendisine takip yöneltilmemiş mirasçının kendisi ve ailesinin ihtiyacı nedeniyle bu yargılamaya devam etmesinin mümkün olmadığı, somut olayda, şikayetçi borçlunun yargılama sırasında ölümü nedeniyle maişet iddiasının dayanağı ve dolayısıyla haczedilmezlik şikayetinin konusu kalmadığından, mahkemece istemin reddine karar verilmesinin yerinde olduğu-
Borçlunun birden fazla taşınmazının olması halinde, taşınmazlardan birisi hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabileceği-
Borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerektiği, zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği- Borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabileceği-
K. takdirine itiraz üzerine icra mahkemesince verilen kararın kesin nitelikte olduğu- İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takipte meskeniyet şikayetine konu edilebilecek bir haczin mevcut olamayacağı-
8. HD. 01.03.2016 T. E: 2015/5198, K: 3644-
Davacıya, boşanma kararının verildiği tarihten sonra, 506 sayılı Kanun hükümleri uyarınca ölen babasından yetim aylığı bağlandığı, Kurum yoklama memurlarının davacıya ait adreste yaptıkları tespit üzerine düzenledikleri rapor doğrultusunda, davacının boşandığı eşi ile birlikte yaşadığı gerekçesiyle bağlanan ölüm aylığının kesildiği, uyuşmazlık konusu yetim aylığının iptali işlemi 5510 sayılı Kanunun yürürlük tarihinden sonra gerçekleşmiş olduğundan anılan Kanunun Geçici 1.maddesinin uygulanamayacağı-
Çiftçilere yapılan doğrudan gelir desteği ödemelerinin haczinin mümkün olduğu-
Davacı tarafından sunulan, isteyen her kişi adına düzenlenmesi olanaklı ve ayırt edici niteliği bulunmayan faturaların, yasal karinenin aksini ispata yeterli bulunmadığı gibi istihkak davalarında güçlü delil teşkil etmeyecekleri- Davacı 3. kişi vekili, borcun, şirketin yüzde 40 oranında ortağı konumunda bulunan kişinin şahsi borcundan doğduğunu, şirket ortaklarının şahsi borçlarından dolayı şirket mallarının haczedilemeyeceğini iddia etmişse de, borç miktarı da nazara alındığında, borcun şirket ortağının şahsi borcu olduğuna dair iddiasını da ispatlayamadığı, o halde, mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözönüne alınarak, davanın reddi gerekeceği-
Haczedilmezlik şikâyetinin, haczin öğrenildiği tarihten itibaren -ve kural olarak- 7 gün içinde yapılabileceği–
«Haczedilen taşınırların fabrikanın teferruatı (eklentisi) olmaları nedeniyle, fabrikadan ayrı olarak haczedilemeyecekleri ve satılamayacakları» (İİK. 83c, MK. 686) iddiasının, «ihalenin feshi» nedeni olarak –ihaleden sonra- ileri sürülebileceği—
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.