Kira parasının ödenmesi ve tahliye istemli icra takibinin alacaklı yerine –kira sözleşmesini vekil sıfatıyla imzalamış olan- alacaklı vekili tarafından şahsen yapılamayacağı, taraf ehliyeti ile ilgili olan bu hususun kamu düzenine ilişkin olup süresiz şikayete tabi olduğu-
Alacaklı-kiralayanın sadece “itirazın kaldırılması” isteminde bulunmuş olması halinde, icra mahkemesince istem dışına çıkılarak “tahliye” ye karar verilemeyeceği-
Kira parasından, kat malikleri kurulu kararıyla yapılan ortak giderlerin mahsup edilebileceği-
Davacı, kira sözleşmesini ‘’kiralayan’’ sıfatı ile imzaladığına göre, sözleşmeden doğan bütün haklara(kiralananın hor kullanılması nedeniyle doğan zararın tazminini isteme hakkına da) sahiptir. Davalının, sözleşmeden kaynaklanan kira borcundan kurtulabilmesi için ise, kiralanana ait anahtarın kiralayana teslim edildiğinin ispatının gerekeceği-
Senette borcun nedeni "mal" ya da "nakit" olarak belirtilmişse, tarafların yazılı borç sebebine dayanmaya hakkı olacağından, ispat yükünün bunun aksini ileri süren tarafa ait olması gerekeceği-
8. HD. 27.02.2018 T. E: 2017/4769, K: 2831-
Elbirliği mülkiyeti halinde, ortaklar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğundan, icra takibinin tüm ortaklar tarafından birlikte yapılması davanın da tüm ortaklar tarafından birlikte açılması gerektiği- Takip alacaklıları dışındaki mirasçıların davayı takip konusundaki eksikliğin sonradan giderilmesi mümkün ise de, icra takibindeki eksikliğin sonradan giderilmesinin mümkün olmadığı-
Müşterek mülkiyete konu taşınmazın kiraya verilmesinin “önemli idari tasarruf”lardan olduğu - Pay ve paydaş çoğunluğuna dayanmayanmüşterek mülkiyet konusu taşınmaza ilişkin kira sözleşmesinin geçerli olmayacağı- Paydaşlardan birisi tarafından yapılan kira sözleşmesinin ancak diğer paydaş ya da paydaşların açık/kapalı onayları ile geçerlik kazanacağı-
Kira alacağının tahsili için başlatılan icra takibine itirazın kaldırılması ve tahliye istemine ilişkin davada; davacı tarafından 09.01.2015 tarihinde başlatılan icra takibinde 2014 yılı Eylül ayı ile 2015 yılı Ocak ayı arası dönem 35.640 TL kira alacağının tahsilinin istendiği; ödeme emrinin tebliği üzerine borçlu vekilinin, dayanak sözleşme ve kira miktarına karşı çıkmaksızın, 2014 yılı Eylül ayından 6.600-TL borcu olduğunu kabul ederek, yasal sürede ödeyeceğini, bunun dışındaki istemler hakkında ise dava konusu taşınmaza ilişkin ruhsatın H.C. tarafından iptal edilmesi nedeniyle davacı tarafın sözleşmeye aykırı davrandığı ve bu nedenle başkaca kira borçları bulunmadığını belirterek takibe itiraz ettiği; borçlunun itirazında belirtmiş olduğu nedenlerin icra mahkemesinde dinlenilmesinin mümkün olmadığı; davalının itirazı borca itiraz niteliğinde olup, ileri sürülen diğer nedenlerin İİK269/c maddesinde belirtilen itiraz nedenlerinden olmadığı; bu nedenle mahkemece işin esası incelenerek karar verilmesi gerektiği-
Dosya asıl borcu yasal otuz günlük ödeme süresi içerisinde ödenmiş olduğundan, kira borcundan sayılmayan faiz icra giderleri ve vekalet ücretinin aynı süre içinde ödenmemiş olması nedeniyle icra mahkemesinden borçlunun tahliyesi istenemeyeceğinden, mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekeceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.