Ödeme emri tebliğ edilmeden borçlu/kiracı haricen takibi öğrenip itirazda bulunabilir mi?
Kira bedelinin istirdadı, maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkin davada; davalı kiraya verenin kira bedelinin ödenmemesinden dolayı TBK. mad. 315'e göre sürelere riayet etmeden sözleşmeyi feshetemeyeceği; o nedenle feshin geçersiz olup sözleşme geçerliliğini koruyacağı; ne var ki davacı dava dilekçesi ile birlikte ödemiş olduğu kira bedellerinin tahsilini istemiş olmakla dava dilekçesinin davalıya tebliğ tarihi itibariyle sözleşmenin feshedildiğinin kabulünün gerekeceği; davacının kiralanan yeri ikinci sözleşmenin imzalanması ile birlikte teslim aldığına göre kira bedellerini ödemek zorunda olduğu; bu nedenle kira alacağına ilişkin davanın reddinin gerekeceği-
Kira miktarını ispat yükünün davacı alacaklıda, kira bedelinin ödendiğini ispat yükü davalı kiracıda olduğu, davalı borçlu kira miktarına açıkça itiraz etmiş ve buna ilişkin yazılı belge ibraz ettiği, ibraz edilen yazılı kira sözleşmesinde yer alan kira artış hükmü muayyen nitelikte olmadığından kira miktarının belirlenmesinde esas alınması mümkün olmadığı, davacı alacaklı aylık kira miktarını aynı nitelikte yazılı belge ile kanıtlayamadığına göre, davalı kiracının belirttiği aylık kira miktarı kabul edilmesi gerektiği, ayrıca kira sözleşmesinde kira bedellerinin yıl sonunda, peşin ödeneceği kararlaştırıldığına göre takip tarihi itibariyle henüz muaccel olmayan 2015 yılı Ocak, Şubat, Mart aylarına ait kira alacaklarının talep edilmesinin mümkün olmadığı, buna göre, takip tarihi itibariyle muaccel hale gelen 2014 yılı Eylül, Ekim, K., Aralık aylarına ait aylık 50,00 TL den toplam 200,00 TL kira alacağı üzerinden itirazın kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde itirazın tümden kaldırılmasına karar verilmesinin doğru olmadığı-
Davanın esası hakkında sağlıklı bir sonuca ulaşılabilmesi için yeminli mali müşavirler odasından tesbit edilecek üç kişilik bilirkişi marifetiyle dosyadaki belgeler, tarafların mali kayıtları üzerinde yeniden inceleme yaptırılması sözleşmenin kira parasını düzenleyen özel hükmü de dikkate alınarak eksik ya da fazla ödeme olup olmadığı araştırılarak hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Alacaklı kiralayan tarafından yapılan tahliye istemli kira alacağına ilişkin takibe itiraz edilmesi üzerine, alacaklı kiralayanın 'tahliye' istemeksizin genel mahkemede 'itirazın iptâli davası' açabileceği–
Davalı borçlu itiraz dilekçesi ile kabul ettiği kısma ilişkin olarak icra dosyasına ödeme yaptığı ve davalı borçlu tarafından ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal otuz günlük süre içerisinde olacak şekilde “Nisan Ofis Kirası” açıklaması ile  ödeme yapıldığı, davacının takip ile kira alacağı ile birlikte kira farkı alacağının da tahsili talep ettiği olayda, raporda eksik ödeme 10.487,00 TL olarak gösterilmiş ise de, bilirkişi tarafından talep edilen dönemler ile itiraza uğrayan alacak kısmı ile sınırlı olarak inceleme yapılması gerekirken sözleşmenin başından itibaren hesap yapılmasının hatalı olduğu- Dava tarihinden önce yapılan ödemelerin de gözardı edildiği, bu haliyle bilirkişi raporunun hüküm kurmaya yeterli olmadığı- Mahkemece, takip talebi ile istenilen alacak kalemleri göz önünde bulundurularak alacak miktarının belirlenmesi, davalı tarafın 2 aylık ödemelerinin hangi ay kira ödemesi kabul edildiğinin davacıdan açıklattırılması ve davalının ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal süre içerisinde ve dava tarihinden önce yaptığı ödemeler ve itirazın kısmi olduğu değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
Kira alacağının tahsili amacı ile başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin davada; davalı Üniversite 2547 Sayılı Yasa’ nın 56/b maddesi uyarınca harçtan muaf olduğu halde harçla yükümlü tutulmasının doğru olmadığı-
İtirazın iptali davalarında borçlu, icra takibinde yaptığı itiraz sebepleri ile bağlı olmayıp yeni itiraz sebepleri de ileri sürebilir. Kira ödemelerine ilişkin olarak banka dekontlarındaki ödeme miktarları ile ait olduğu belirtilen ayların kira miktarları arasında tam bir uyum bulunmadığından bu konuda taraflar isticvap edilerek açıklayıcı bilgi alınmalı; yapılan fazla ödeme varsa dava konusu aylara mahsup edilmelidir. Davalının süresinde olmayan ve takas def’ini içeren cevap dilekçesine karşı davacı, savunmanın genişletilmesi yasağına tabi olduğunu öne sürmediğine; davalı icra takibine itirazında da depozitonun takas edildiğini açıkça bildirdiğine göre, bu savunmanın üzerinde durulması gerekeceği-
İcra ve İflas Dairelerinin yaptıkları işlemlerin kanuna veya hadiseye uygun düşmemesi halinde İcra ve İflas Kanunu’nun 16. maddesi uyarınca bu işlemlere karşı icra mahkemelerine şikayet yoluna başvurulabileceği; icra müdürlüklerinin verdikleri kararlardan kendiliklerinden dönerek yeni bir karar vermeyecekleri-
Kira alacağının tahsili için başlatılan icra takibine karşı borçlu tarafından yapılan ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği iddiasına ilişkin olarak icra hukuk mahkemesine yapılan şikayet istinaf incelemesinde olup kesinleşmediğinden, mahkemece, ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesine ilişkin şikayetin sonucu beklenerek, temerrüt olgusunun gerçekleşip gerçekleşmediği dolayısıyla dava hakkının doğup doğmadığı ve davanın süresinde açılıp açılmadığı hususları değerlendirilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.