Tapu iptali ve tescil davası-
Kredi kartı alacağının tahsili istemi-
OSB'lerin taraf olduğu davalarda diğer taraf tacir olsun ya da olmasın, uyuşmazlığın mutlak ticari dava olmadığı hâllerde yargılamanın asliye hukuk mahkemelerine görülmesi gerektiği-
Sigorta uyuşmazlıklarından kaynaklanan davaların, mutlak ticari davalardan olduğu, sürücünün alkollü içki almış olması nedeniyle aracı güvenli sürme yeteneklerini kaybetmiş bulunması halinde kasko sigortasının teminatı dışı olduğunun kabul edilmesi gerekeceği, bu durumda sürücünün aldığı alkolün oranının doğrudan doğruya sonuca etkili olmayacağı-
Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun 24.03.2005 tarih ve 188 sayılı kararının 11.maddesinde Asliye Ticaret Mahkemeleri konusunda düzenleme yapıldığı ve anılan kararın 11/I-B-a bendinde” Büyükşehir Belediyesinin sınırları içerisindeki merkez ilçe ile diğer ilçelerin adı ile kurulu ağır ceza merkezlerinde oluşturulan müstakil ticaret mahkemelerinin yargı çevresinin, yalnız Büyükşehir Belediyesi sınırları içerisinde kalan ilçeleri kapsamına alacak biçimde, ağır ceza mahkemesinin yargı çevresi olarak tespitine” yer verildiği; bu nedenle K.paşa Asliye Hukuk Mahkemesinin Ticaret Mahkemesi sıfatı ile davalara bakma yetkisinin ortadan kaldırılarak bu yetki İzmir Ticaret Mahkemesine verildiği - İflas davaları borçlunun muamele merkezinde açılması gereken kesin yetkiyi haiz davalardan olduğu-
TBK m. 19 gereğince açılmış muvazaa hukuksal nedenine dayalı olarak şahsi nitelikte ve borçlunun tasarruflarına yönelik tasarrufun iptali istemine ilişkin davanın mutlak ticari dava olmadığı, talebin 'taraflar arasındaki alacak-borç ilişkisinin muvazaalı olduğunun tespitine yönelik olduğu', muvazaalı olduğu iddia olunan icra takibinin kambiyo vasfında bonoya dayanmasının da davayı mutlak ticari dava haline getirmeyeceği, uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekeceği-
Satım sözleşmesinden kaynaklanan davada, davalı tacir ise de, davacı tacir olmadığı gibi, dava konusu ihtilaf da TTK'da yer alan mutlak ticari davalardan olmadığından, davanın, asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği- Asliye hukuk mahkemeleri ile ticaret mahkemeleri arasındaki ilişki iş bölümü ilişkisi olmaktan çıkarılıp görev ilişkisine dönüştürülmüş olduğu (-6335 s. Kanunla değişik- 6102 s. TTK  mad. 5)- Görev, kamu düzenine ilişkin olduğundan; mahkemece yargılamanın her safhasında kendiliğinden gözetilmesi gerektiği- Mahkemece, davanın asliye hukuk mahkemesinin görevine girdiği gözetilerek davaya asliye hukuk mahkemesi sıfatıyla bakılması gerekirken, ticaret mahkemesi sıfatıyla işin esasına girilerek hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olduğu-
11. HD. 20.04.2016 T. E: 2015/9336, K: 4363-
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01.07.2012 tarihinden sonra, 11.04.2014 tarihinde açılmıştır. 6102 sayılı TTK. 4.maddesine göre bir davanın ticari dava olabilmesi için uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğmuş bulunması veya anılan yasa maddesinde sayılan mutlak ticari davalardan sayılması gerekir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine-
Davalı bankaya yatırılan mevduat nedeniyle ortaya çıkacak ihtilafların, mevduat sahibinin tacir sıfatını taşıyıp taşımadığına ve mevduatın vadeli olup olmadığına bakılmaksızın mutlak ticari dava olarak asliye ticaret mahkemelerinde görülmesi gerektiği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.