Taraflar arasındaki itirazın iptali davası-
Tasarrufun iptali davasının, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun yürürlüğe girdiği 01/07/2012 tarihinden sonra, 24/07/2017 tarihinde açılmış olduğundan burada öncelikli olarak Asliye Ticaret Mahkemesi'nin davaya bakmakla görevli olup olmadığının belirlenmesi gerektiği- 6335 sayılı Kanunu'nun 2. maddesi ile değişik, 6102 Sayılı TTK'nun 5. maddesi uyarınca, ticari davaların Asliye Ticaret Mahkemeleri'nce görülerek karara bağlanacağı- Diğer taraftan aynı düzenleme gereğince, Asliye Ticaret Mahkemeleri'yle diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki, 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nunda ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 6335 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki halinden farklı olarak iş bölümü ilişkisi değil görev ilişkisi olduğu- Göreve ilişkin düzenlemelerin, 6100 sayılı HMK'nun 1. maddesi uyarınca, kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemelerce ve istinaf aşamasında Bölge Adliye Mahkemeleri tarafından re'sen inceleneceği- Tasarrufun iptali davaları mutlak ticari dava niteliğinde olmayıp şahsi nitelikte ve borçlunun tasarruflarına yönelik bulunduğundan asliye hukuk mahkemelerinin görevine girmekte olduğu-
TTK'nun 1472. maddesi uyarınca sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödenen tazminatın haksız fiile sebebiyet veren davalıdan rücuen tahsili istemine ilişkin davada, davacının sigortalısı ticari işletme olduğundan, Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğu; işin esasına girilmesi gerekirken görevsizlik kararı verilmesinin bozmayı gerektirdiği-
Davalı ASKİ'nin tacir, davacının iddia ettiği olayın ise haksız fiil niteliğinde olduğu, dava konusu kazanın tacirler arası haksız fiil niteliğinde olduğu, davacının halefiyete dayalı olarak açtığı rücuen tazminat davasının ticari dava olduğu gözetilerek; Asliye Ticaret Mahkemesi'nin görevli olması nedeniyle görevsizlik kararı verilmesi gerekeceği-
Tarafların tacir olup olmamasına bakılmaksızın ticari dava sayılan havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin uyuşmazlıklardan doğan davalar herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmiyorsa, ticari dava vasfını kaybedeceği- İşin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmeyeceği- Yargı çevresinde asliye ticaret mahkemesi bulunmayan yerlerde bir ticari uyuşmazlığın çözümü için asliye hukuk mahkemesine genel mahkeme sıfatıyla dava açılması halinde, mahkemece görevsizlik kararı verilmeksizin işin görülmesi gerektiği- Asliye hukuk mahkemesinin ticari olmayan bir davayı asliye ticaret mahkemesi sıfatıyla görmüş olmasının açıkça bozmayı gerektiren bir usule aykırılık halini oluşturduğu- Eser sözleşmesinden kaynaklanan davaların ticari dava olduğuna ya da asliye ticaret mahkemelerinde görüleceğine ilişkin yasal bir düzenleme bulunmadığı için uyuşmazlık konusu işin her iki tarafın birden ticari işletmesi ile ilgili olmasının zorunlu olduğu- Görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesi olduğundan yargılamanın en kısa sürede ve usul ekonomisi gözetilerek, yargılamada gelinen aşama da dikkate alınmak suretiyle, mahkemece işin esasının incelenerek sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken tarafların niteliğinde ve görevli mahkemenin tayininde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi doğru olmadığı, kararın bozulması gerektiği-
Taraflar arasında yapılmış bulunan gayrimenkul satış sözleşmesinden kaynaklanan özel hukuk hükümlerine tabi olan ihtilafta, davanın taraflarından olan davacı tacir ise de, davalı tacir olmadığı gibi, dava konusu ihtilaf da TTK'da yer alan mutlak ticari davalardan olmadığından, davanın asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği- Asliye hukuk mahkemeleri ile ticaret mahkemeleri arasındaki ilişki iş bölümü ilişkisi olmaktan çıkarılıp görev ilişkisine dönüştürülmüş olduğu (-6335 s. Kanunla değişik- 6102 s. TTK mad. 5)- Görev, kamu düzenine ilişkin olduğundan; mahkemece yargılamanın her safhasında kendiliğinden gözetilmesi gerektiği- Mahkemece, davanın asliye hukuk mahkemesinin görevine girdiği gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerektiği-
Davanın, iş yeri (dükkan) satışından kaynaklanmakta olup, dava tarihinde yürürlükte bulunan 6102 sayılı TTK'nun 4. maddesi kapsamında ticari dava niteliğinde olduğu, bu sebeple TTK.’nun 4. ve 5. maddeleri uyarınca uyuşmazlığın çözümünde asliye ticaret mahkemesi görevli olup, mahkemece işin esasına girerek karar vermek gerekeceği-
Haksız eylemden kaynaklanan maddi zararın ödetilmesi istemi-
Yedi adet faturaya dayalı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemi-
Muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal davasında, tescil isteği bakımından Ticaret Mahkemesi’nin görevli olmadığı -
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.