Kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile fazla mesai ücreti, yıllık izin ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine-
Davanın, tapu iptali ve tescil istemi olduğu, her ne kadar davacı bakımından Kutlubey köyü ile taşınmazın bulunduğu köyde 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. maddesi uyarınca miktar araştırması yapılmış ise de, davacının babasının öldüğü tarih itibariyle davacının bağımsız 20 yıllık zilyetliği bulunmadığı anlaşıldığından davacının babasına ait veraset belgesi alındıktan sonra miras bırakan H. ile dava dışı diğer mirasçılar yönünden de aynı biçimde miktar araştırmasının yapılmasının, davacı her ne kadar dava dilekçesindeki parselin tamamının iptaliyle adına tesciline karar verilmesini istemiş ise de, yargılama oturumunda imzalı beyanıyla istediği taşınmazın yaklaşık 12-13 dönüm civarında olduğunu bildirdiği halde bu miktar orantısız bir biçimde aşılarak karar verilmesinin doğru olmadığı-
Mahkeme kararında “%40 inkar tazminatına hükmedilmesine” biçiminde bir ifadeye yer verilmişse de, bu tazminatın sorumlusunun kim olduğunun HMK 297. maddesi uyarınca kararda açıkça belirtilmesi gerekeceği-
7. HD. 12.04.2016 T. E: 2015/6904, K: 7965-
Trafik kazası nedeni ile kasko tazminatı istemi-
Taşınmazda dikili bulunan ağaçların gölgelerinin, komşu taşınmazdaki mahsule zarar vermesinden kaynaklanan uyuşmazlığı, M.K.737 çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiği -Meydana gelen zararın ne şekilde -ağaçların kök ve dallarının kesilmesi suretiyle mi yoksa ağaç-ların tamamen kesilmesi suretiyle mi- giderileceğinin, bilirkişi aracılığı ile tesbit edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği, ağaçların kökten kesilmelerinin, ameliyat gibi son çare olduğu -
Tapusuz taşınmaz malların mirasçılar arasında paylaştırılmasında (taksiminde) «yazılı sözleşme» yapılması zorunluğunun bulunmadığı (Bu durumda, MK.676 hükmünün uygulanamayacağı) -
Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporunda mahsup fişine dayalı olarak yapılan tespitin yeterli olmadığı, konuyla ilgili kooperatif bilgi ve belgeleri varsa ödeme belgeleri celp edilerek takip tarihi itibariyle davacının muaccel bir alacağı olup olmadığı ve davalı kooperatifin de takip ve mahsuba konu olabilecek bir alacağının olup olmadığının tespiti amacıyla denetime elverişli, konusunda uzman bilirkişi veya bilirkişiler aracılığıyla inceleme yapılarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Davacının davalı banka nezdinde bulunan maaş hesabına konulan blokenin kaldırılması ve maaş hesabında biriken tutarın iadesi istemi-
İcra mahkemesinin istihkak davaları sonucunda verdikleri kararların maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceği (ve bu nedenle, bu kararlara karşı «yargılamanın iadesi» yoluna başvurulabileceği)
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.