HMK m. 46'a dayalı tazminat istemi- Usul kurallarının derhal yürürlüğe girmesi ilkesi ve 6545 sayılı Kanun ile eklenen CMK 141/3.madde ve fıkrası ile 142/2 maddelerindeki düzenlemeler uyarınca ağır ceza mahkemesinin görevli ve yetkili olduğu-
Trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemi-
Mahkemece, hizmet kusuruna dayanılarak Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı aleyhine açılan bu davada HMK 114 1-b maddesi gereğince idari yargı mercileri görevli olduğu gerekçesiyle yargı yolu caiz olmadığından HMK 115/2.maddesi gereğince dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesi gerekeceği-
Haksız eylem nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkin davada, kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken veya görevlerini yaparken kişilere zarar vermesi, ilgili kamu kurumunun hizmet kusurunu oluşturup, bu durumda sorumlu, kamu görevlisinin emrinde çalışmakta olduğu kamu kurumu olup davanın o kurum aleyhine açılacağı- İdari eylem ve işlemlerden doğan zararlardan dolayı İdari Yargılama Usulü Yasası’nın 2/1-b mad. gereğince idareye karşı, idari yargı yerinde tam yargı davasının açılması gerektiği-
İşyeri sigorta poliçesi kapsamında sigortalıya ödenen teminatın rücuen tahsili istemi-
Davacı tarafından kasko poliçesi gereği sigortalıya ödenen bedelin, hizmet kusuru nedeniyle zarardan sorumlu olduğu iddia olunan davalıdan rücuen tahsili istemi-
Belediyelerin de içerisinde bulunduğu kamu tüzel kişileri, kamu hizmeti görmekle yükümlü bulunmaları nedeniyle kamu hizmetleri sırasında verdikleri iddia olunan zararlardan dolayı oluşan sorumluluklarının özel hukuk hükümlerine tabi olmadığı- Kasko sigorta sözleşmesine ve halefiyete dayanılarak açılan rücuen tazminat istemine ilişkin davada belediyenin hizmet kusuruna dayanıldığından idari yargı yoluna başvurulması gerektiği-
Mahkemece HMK 297/2. maddesi uyarınca açık, tereddüte mahal vermeyecek ve infaza elverişli şekilde tahsile dair hüküm kurmak gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulmasının doğru olmadığı-
Rücuen tazminat davası-
Müddeabihin ıslah yoluyla arttırılması ayrı bir dava ( ek dava )niteliğinde kabul edilmekle, ıslah sırasında, bu miktar için faiz talep edilmemiş ise, davacının faiz talep etmeme yönündeki bu açık tavrına karşın, dava açılırken talep edilen faizin bu isteğe de sirayet edeceği gerekçesiyle, ıslah olunan miktara faiz yürütülmesinin olanaksız olduğu-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.