Evlilik birliğinin ömür boyu süreceği inancının hakim olduğu düşüncesiyle ortak yaşamı ve ailenin geleceğini güvence altına almak, daha rahat yaşam sağlamak amacıyla beraberlikten doğan dayanışma ile karşılıklı güvene dayanarak, örf ve adete uygun olarak eşlerin birlikte yatırım yapmalarının bağış olarak değerlendirilmeyeceği- Gelecekte aile üyelerinin yararlanacakları beklentisiyle birlikte malvarlığı edinme çabaları, eşlerden birinin sebepsiz zenginleşmesiyle sonuçlanmaması gerektiği- Davalının davacının murisinden intikal eden dava konusu taşınmazı parasını ödeyerek adına tescilini sağladığı iddiası karşısında mahkemece mahallinde keşif yapılarak -TMK'nun 235/1 maddesi uyarınca- dava konusu taşınmazın karar tarihine en yakın tarihteki değerinin ( sürüm değeri) tespit edilerek eklenecek veya denkleştirmeye tabi tutulacak miktar bulunmadığından bu değerin TMK'nun 231. maddesine göre artık değer olarak kabulüyle TMK 236/1 maddesi gereğince belirlenen değerin yarısına katılma alacağı olarak karar verilmesi gerektiği-
Bir malın eşlerden birine ait olduğunun ispat yükü TMK.nun 6 ve 222.maddesine göre iddia edene ait olup, nizalı taşınmazın davalının kişisel malı olduğu kanıtlandığından, taşınmaza ilişkin davanın bu nedenle reddi gerekeceği-
Değer artış payı alacağı, artık değere katılma alacağı ve mehir alacağı isteği-
Artık değere katılma alacağı isteği-
Mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak davasın davasında, eklenecek değerlerden (TMK. mad. 229) ve denkleştirmeden (TMK. mad. 230) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere edinilmiş malın (TMK. mad. 219) toplam değerinden mala ilişkin borçlar çıkarıldıktan sonra kalan artık değerin (TMK. mad. 231) yarısı üzerinden (TMK. mad. 236/1) tarafların kazanılmış hakları da dikkate alınarak katılma alacağının hesaplanması gerekeceği- İ.iye çıkan milli piyango biletinin alışverişin yapıldığı market tarafından herhangi bir karşılık gözetilmeksizin, ivazsız şekilde promosyon olarak verildiği anaşıldığından, TMK. mad. 220/2 uyarınca, talihe (şansa) dayalı olarak kazanılmasından dolayı kişisel mal olarak kabul edilmesi gerektiği- Kişisel malların geliri edinilmiş mal olduğundan, mahkemece, piyango biletine çıkan ikramiyenin yatırıldığı hesaplar ile bu hesaplardan çekilerek açılan diğer hesaplar gözetilerek, mal rejiminin sona erdiği tarih itibarıyla bu hesaplardaki mevcut para içindeki ana para harici faiz gelirleri ile fon getirilerinin bilirkişilerce hesaplattırılması, TMK’nun 231. maddesindeki artık değerin tespit edilmesi, artık değerin yarısı oranında katılma alacağı bulunduğunun gözetilerek hüküm kurulması gerektiği-
Mal varlıklarının tasfiye anındaki sürüm değerlerinin göz önünde bulundurulması gerekeceği-
Evliliğin devamı sırasında affedilen olayların kusur tespiti bakımından maddi ve manevi tazminatın hükmedilmesinde dikkate alınamayacağına- İspat yükünün iddia ile kendi lehine hak tesis edecek tarafa ait olduğu- İspat yükü hayatın olağan akışına aykırı durumu iddia eden tarafa ait olduğu- Eşler arasında aksine bir anlaşma veya bu konuda yerel bir adet bulunmadıkça; kadına özgü ziynet eşyası niteliğindeki takılar evlilik sırasında kim tarafından takılmış olursa olsun kadın eşe bağışlanmış sayılacağı- Ziynet eşyalarının elinde bulunmadığını ispat yükümlülüğü kadına it olsa da karşı tarafın bu konudaki ikrarının uyuşmazlığı ortadan kaldıracağı-
Mal rejiminin tasfiyesi davasında, dava konusu aracın, davalının evlenmeden önceki parasal birikimleriyle satın alındığı ve davalının kişisel malı olduğu; banka hesapları, tanık beyanları, noter satış senedi ve tüm dosya kapsamından anlaşılmakla davanın reddine karar verilmesi gerekeceği-
Katılım bedelinin kişisel mallardan sağlandığının açıkça ispatlanamaması halinde, bedel karşılığı oynanan şans oyunlarından kazanılan ikramiyelerin "kişisel mal" değil; "edinilmiş mal" grubuna dahil olduğunun kabulü gerekeceği-
Ziynet eşyanın erkeğin zilyetlik ve korunmasına terk edilmesi olağan olmadığından, bunun aksini iddia eden kadın eşin iddiasını ispatla mükellef olduğu- Erkek eşin ise himayesine girdiğini kabul ettiği ziynetleri iade etmemek üzere aldığını ispatlaması gerektiği- Davacı kadının varlığı kanıtlanan ziynetlerin evlilik birliği içinde kendisinden alındığına ve tekrar iade edilmediğine ilişkin tanık deliline dayandığı, bu tanıkların "düğünde takılan ziynet eşyalarının satılarak davalının babası adına ev alındığını" belirttiği ve davalının babasının da bu beyanları doğrular şekilde beyanda bulunduğu gözetildiğinde, davacının düğünde takılan ziynetlerin varlığını ve kendinde olmadığını şüpheye yer vermeyecek şekilde kanıtlamış olduğu-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.