Dava konusu payların davacı eş tarafından davalı eşe edinilmiş mallara katılma rejimi geçerli iken tapuda “satış” gösterilerek devredilmesi nedeniyle aksi davalı tarafından ispatlanamadığı sürece TMK’nun 219 ve 222/1-3.maddeleri uyarınca edinilmiş mal olarak kabul edilmeleri gerekeceği-
Görülmekte olan davanın açılma tarihi ve tarafların hala evli oldukları göz önünde bulundurulduğunda evlilik birliği içinde edinile mallara ilişkin davaya asliye hukuk mahkemesi sıfatıyla bakılması gerekeceği-
Katkı payı alacağı davası- Protokolde “tarafların mal talepleri yoktur” ibaresinin bulunması-
Dava dilekçesinin içeriği ve taraflar arasındaki evlenme tarihi ve banka hesabının açılma tarihine göre davacı vekilinin isteği, davalı adına açılan banka hesabında bulunan para üzerindeki katılma alacağı isteğine ilişkin olup, bu tür davalarda, eklenecek değerlerden (TMK.m.229) ve denkleştirmeden (TMK. m.230) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere edinilmiş malın (TMK.m.219) toplam değerinden mala ilişkin borçlar çıkarıldıktan sonra kalan artık değerin (TMK.m.231) yarısı üzerinden (TMK.m.236/1) tarafların kazanılmış hakları da dikkate alınarak katılma alacağının hesaplanması gerekeceği-
Taraflar arasında görülen katkı payına ilişkin davada, her eşin ayrı ayrı yapabilecekleri tasarruf miktarı­nın tespit edilmesi, toplam tasarruf miktarı karşısında davacının yapabileceği tasarruf oranının belirlenmesi, bulunan bu oran ta­şınmazın dava tarihindeki değeri ile çarpılarak katkı payı alaca­ğının hesaplanması gerekeceği-
Bankadaki mevduat ile ilgili de talepte bulunulmasına karşı mahkemece sadece taşınmaz üzerinden hesaplanan katılma alacağına hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu-
8. HD. 25.06.2019 T. E: 2018/13571, K: 6421-
Hakim tarafların talep sonucuyla bağlı olup her bir talebi hakkında verilen kararın gerekçeli karar ve hükümde ayrı ayrı göstermesi gerektiği- Faiz talebi yönünden olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulmamasını hatalı olduğu-
8. HD. 13.12.2017 T. E: 2016/13893, K: 16724-
Mahkemece, davalının kişisel malı olan taşınmazın satış bedelinin dava konusu taşınmazın alım bedelini karşılayıp karşılamadığı araştırılmadan karar verilmesi doğru olmadığından, dava konusu taşınmazın alış tarihindeki değeri ile davalının kişisel malı olan taşınmazın satış bedeli ayrı ayrı belirlenerek, dava konusu taşınmazın davalının kişisel malı olan taşınmazın satım bedelinin tamamı ile alınıp alınmadığı, satım bedeli yetmiyor ise, yapılan katkı oranının tespit edilmeye çalışılması, bulunacak katkı oranı, dava konusu taşınmazın tasfiye tarihindeki (karara en yakın tarih) sürüm (rayiç) değeri ile çarpılarak, kişisel maldan tasfiyeye konu mala yapılan katkı miktarının hesaplanması, kalan kısmın ise aksi kanıtlanamadığından edinilmiş mal kabul edilerek bilirkişi incelemesi yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.