Senette borcun nedeni "mal" ya da "nakit" olarak belirtilmişse, tarafların yazılı borç sebebine dayanmaya hakkı olacağından, ispat yükünün bunun aksini ileri süren tarafa ait olması gerekeceği-
«Kefaletin hukuken geçersizliği» konusunda açılan davanın sonucunun, icra mahkemesinde görülen sıra cetveline yönelik şikayette «bekletici mesele» yapılması gerekeceği—
Üçüncü kişilerin, icra dairesi önünde takip borçlusunun borcuna kısmen veya tamamen kefil olması, diğer bir ifade ile borcun ödenmesini kısmen veya tamamen üstlenmesi halinde icra kefaleti doğacağı-
Takip dayanağı 1581 s. Tarım Kredi borç senedi ilam niteliğinde olup belgedeki imza inkar edilemeyeceği, edilmesi halinde ise icra mahkemesinde imza incelemesi yapılamayacağı-
İİK.’nun 4. maddesi gereğince takip hangi icra dairesinde başlamış ise, bu takiple ilgili itiraz ve şikayetlerin, takibin yapıldığı yer icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesince çözümleneceği; bu hususun kamu düzenine ilişkin “kesin yetki” niteliğinde olduğu ve icra mahkemesince “doğrudan doğruya” gözetileceği-
İcra emrinin tebliği üzerine İİK'nun 16. maddesine göre şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurulması halinde, mahkemece, TBK'nun 581. ve devamı maddeleri kapsamında icra kefalet işleminin İİK'nun 38. maddesi uyarınca ilamlı icra takibine konu edilip edilmeyeceği değerlendirilerek, ilamlı takibe konu edilemeyeceğinin belirlenmesi halinde, kefaletin geçersizliğine değil, bu kefalete dayalı olarak gönderilen icra emrinin ve varsa icra kefili sıfatı ile yapılan işlemlerin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
İcra kefilliğinin iptalinin genel mahkemede yargılamayı gerektirdiği- İcra kefaletine ilişkin tutanağın TBK 583 ve 584 şartlarında düzenlenmemesi halinde, icra emrinin iptaline ve hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi gerektiği-
Şikayetçinin 17.01.2010 tarihinde yapılan menkul haczi sırasında icra kefili olduğu ve emekli maaşının 600.00 TL.’si üzerine haciz konulmasına muvafakat ettiği, örnek 4-5 icra emrinin ise 14.02.2011 tarihinde tebliğ edildiği bu durumda muvafakatin, şikayetçi yönünden icra takibi kesinleşmeden önce verildiği, dolayısıyla 5838 Sayılı Kanun'un 32.maddesi ile değişik 5510 Sayılı Sosyal Güvenlik Kanunu'nun 93/1. maddesine uygun olmadığından; şikayetin kabulü ile emekli maaşı üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmesi gerekeceği-
İcra kefili olan şikayetçiye, asıl borçlu yönünden takip kesinleşmeden icra emri gönderilmesi usulsüz olup mahkemece icra emrinin iptaline karar verilmesinin gerekeceği-
Hakkın özünden feragat edilmediği sürece, borcun ödenmiş olmasının, icra mahkemesine yapılan itirazın esasının mahkemece incelenmesine engel teşkil etmeyeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.