Takip dayanağı ilamda, “onanan vergi tahakkuk miktarı”nın tahsiline yönelik bir hüküm bulunmaması halinde -2577 s. K.’nun 28/II maddesine göre- “tam yargı davalarıyla ilgili kararlardan belli bir miktarı içerenlerin, genel hükümler dairesinde infazı mümkün olduğundan, takip konusu ilamlı takibin iptali isteminin kabulü gerekeceği–
İlamın, hüküm bölümünde; “...... plaka sayılı aracın davacıya iadesi koşulu ile satış bedeli olan ..,..TL'nin aracın teslim tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine” şeklinde karar verildiği, araç bedelinin istenebilmesi için aracın teslimi şart koşulduğu sabit olup alacaklının aracı teslim etmeden satış bedeli için icra takibi başlatmasının ilama aykırı olduğu-
İlamların infaz edilecek kısmının hüküm bölümü olduğu-
İlamda açıkça ‘yasal faiz’e hükmedilmiş olmasına rağmen, icra mahkemesince ilam yanlış yorumlanarak, borçlunun tacir olması nedeniyle icra takibinde borçludan ‘ticari faiz (avans faizi) istenebileceğine’ karar verilemeyeceği–
İlamda hüküm altına alınan "yasal temerrüt faizi"ibaresinden,3095 sayılı Kanunun 1.maddesine göre faiz istendiğinin anlaşılması gerekeceği-
İlamların infaz edilecek kısmının hüküm bölümü olduğu, diğer bir anlatımla, hükmün içeriğinin aynen infazının zorunlu olduğu- İcra Mahkemesinin ilamın hüküm fıkrasının aynen uygulanmasını denetlemekle görevli olup, ilamın infaz edilecek kısmını yorum yolu ile değiştiremeyeceği- Takibe dayanak yapılan Vergi Mahkemesi ilamının dava konusu işlemin iptaline ilişkin olup, hüküm fıkrasında likit bir alacak bulunmadığı ve eda hükmü içermediği haliyle ile ilamın, gerekçe esas alınarak eklentileri olan yargılama gideri ve vekalet ücreti dışında asıl alacak için ilamlı icra takibine konu edilemeyeceği-
Hükmün içeriğinin aynen infazı zorunlu olup, icra mahkemesince ilamın infaz edilecek kısmının yorum yolu ile genişletilemeyeceği- Yabancı para borcunun faizinde, 3095 s. K. mad. 4/a gereğince, Devlet bankalarının o yabancı para ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faizin esas alınması gerektiği- Takip konusu ilamda açıkça Merkez Bankası'nca bu yabancı para alacağına uygulanan faizin uygulanmasına karar verilmişse de, ancak Merkez Bankası'nın da bizzat mevduat kabulü söz konusu olmayıp, böylece yabancı para alacağına uyguladığı bir faiz oranı bulunmadığından, hükmün aynen infazı ilkesi gereği, ilamın faiz yönünden infazının kabil olmadığının kabulü gerekeceğinden, bu durumda icra takibinin, yabancı para alacağının faizine ilişkin kısmının iptaline karar verilmesi gerektiği-
Alacaklı lehine ‘eda hükmü’ içermeyen ilamların alacaklı tarafından takip konusu yapılamayacağı-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.