Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir...
Şikayete konu icra takip dosyasına, haciz konulan Banka hesabından şikayet tarihinden sonra para gönderildiğinin, alacaklılara ödendiğinin ve alacaklı vekilinin hacizlerin kaldırılması talebi üzerine İcra Müdürlüğü'nce ilgili bankaya haczin kaldırılmasına dair yazı yazıldığının anlaşıldığı, haciz nedeniyle hesaptan gelen paranın ödenmesinin haczedilmezlik şikayetinin esasının incelenmesine engel olmadığı-
Dava ve birleştirilen davalar, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir...
Kamulaştırma bedelinin arttırılması ilamlarında uygulanan T.C. Anayasasının 4709 sayılı Yasanın 18. maddesi ile değişik 46/son maddesinde yer alan kamulaştırma bedelleri ile mahkemece kesin hükme bağlanan arttırma bedellerine, kamu alacakları için öngörülen en yüksek faiz oranının uygulanacağı-
Yasal önalım hakkının kullanılması için öngörülen üç aylık hak düşürücü süre, satışın, alıcı veya satıcı tarafından önalım hakkı sahibine noter aracılığıyla bildirildiği tarihten itibaren işlemeye başlar ve önalım hakkı sahibinin satışı kesin olarak başka bir şekilde öğrenmiş olması sürenin işlemesine yol açmaz, bu haktan feragatin de geçerliliği yazılı şekilde yapılmasına bağlı olup bu şekilde bildirim yapılmayan hak sahibinin iki yıl içinde açtığı dava süresinde olduğu ve davacının dava yoluyla yasal önalım hakkını kullandığı-
İmar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacıların payına takdir edilen karşılığın artırılması istemine ilişkin ilama konu alacağın Kamulaştırma Kanunun kapsamında değerlendirilmesi gereken bir alacak olduğu ve bu ilamın kesinleştiği tarihe kadar geçen dönem için ilam uyarınca "yasal faiz", kesinleşme tarihinden sonraki dönem için ise, 17.10.2001 tarihinde yürürlüğe giren 4709 sayılı Kanunla değişik Anayasa'nın 46/son maddesi hükmü uyarınca, kamu alacakları için öngörülen en yüksek faiz oranının uygulanması gerekeceği-
Yargılama gideri ve vekalet ücretine ilişkin alacağa karar tarihinden itibaren yasal faiz yürütülebileceği-
HMK. m. 326/2'de yer alan "Davada iki taraftan her biri kısmen haklı çıkarsa, mahkeme, yargılama giderlerini tarafların haklılık oranına göre paylaştırır." hükmünün; kamulaştırmasız el atma sebebine dayalı tazminat davalarının kısmen kabulüne karar verildiği hâllerde, kural uyarınca davacının yargılama giderlerinin bir bölümünden sorumlu tutulmasının, taşınmazın gerçek karşılığını elde edememesine yol açabileceği gerekçesiyle anayasaya aykırı olmasından dolayı iptal edildiği-
Mahkemece; ödemeye ilişkin delil ve belgeler toplandıktan sonra, gerektiğinde bilirkişi raporu da aldırılarak, ödeme tarihi itibariyle dosyanın infaz edildiğinin tespiti halinde, nispi vekalet ücreti ve harç hesaplanmasına ilişkin icra müdürlüğü işleminin iptaline, infaz edilmemiş ise vekalet ücretinin ve harcın nispi olarak belirlenebileceği düşünülerek buna göre yapılacak hesaplamaya göre sonuca gidilmesi gerekeceği-
6552 sayılı Belediye Kanunu'nun 123. maddesi ile 5393 sayılı Kanun'a eklenen Geçici 8. maddede “15'inci maddenin son fıkrası hükümlerinin, devam eden her türlü icra takipleri hakkında da uygulanacağı, bu maddenin yürürlük tarihinden önce yapılmış icra takipleri gereğince konulan tüm hacizler, söz konusu fıkra hükümleri dikkate alınarak kaldırılır.” hükmü ise Anayasa Mahkemesi’nin 17/6/2015 tarihli ve E.: 2014/194, K.: 2015/55 sayılı Kararı ile iptal edilerek yürürlükten kaldırıldığı, bu durumda Geçici 8. maddenin iptal edilmesi ile 6552 sayılı Yasa hükümlerinin sadece Yasa'nın yürürlüğe girdiği 11.09.2014 tarihinden sonra başlatılan icra takiplerinde uygulanabileceğinin kabulü gerekeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.