Alacaklının -takibin kesinleşmesinden ve haczin uygulanmasından sonra- icra müdürlüğünden «borçluya gönderilen ödeme emri tebligatının âkibetinin sorulması»nı istemesinin, bir «takip işlemi» sayılmayacağı ve zamanaşımını kesmeyeceği—
Hacizlerin, şikayetçinin, alacağı temlik aldığı tarihten önce konulması nedeniyle, şikayetin reddine karar verilmesinin gerekeceği-
Sıra cetveline itiraz davası açma süresinin sıra cetvelinin alacaklılara tebliğinden itibaren işlemeye başlayacağı-
Anonim şirkette, payın (hissenin) hisse senedine bağlanması zorunlu olmadığı; eğer pay, hisse senedine (veya ilmühabere) bağlanmazsa, çıplak pay olarak kalacağı; hisse senedine (veya ilmühabere) bağlanmamış (çıplak) pay da, hisse senedi gibi her çeşit işlemin konusu yapılabilir, devredilebilir, rehin edilebilir, üzerinde intifa hakkı tanınabileceği, haczedilebileceği- Anonim şirketlerde, paylar için pay senedi veya pay ilmühaberi çıkartılmamışsa, borçlunun şirketteki (çıplak) payı, icra dairesi tarafından şirkete tebliğ olunarak haczedileceği (İİK. m. 94/1 C.3); buna göre, çıplak pay hissesinin haczine karar veren icra müdürü, bu hacizle ilgili muhafaza tedbiri almak için mahalline (anonim şirket merkezine) gitmek zorunda olmadığı- İcra müdürü, İİK. m. 94/l C.3 hükmüne göre, anonim şirkete bir ihbarname (bildiri) göndermekle de yetinebileceği- Bu ihbarnamede (bildiride), borçlunun anonim şirketteki çıplak payının haczedildiği, bu haczin pay defterine işlenmesi, ilerde hisse senedi (veya ilmühaber) çıkarılması halinde, borçlunun (çıplak) payına düşen hisse senetlerinin (veya ilmühaberlerin) borçluya verilmeyip, icra dairesine (dosyasına) teslim edilmesi, borçluya çıplak payı ile ilgili bütün tebligatın bundan böyle icra dairesine yapılması ve borçlunun muvafakatinin alınması gereken bütün müşterek tasarruflar ve kararlar için, borçlu ortak yerine icra dairesinin muvafakatinin alınması gerektiği (anonim şirkete) ihbar edileceği (bildirileceği)- Böylece, borçlunun, haczedilen çıplak payı üzerindeki tasarruf yetkisinin kısıtlanmış olduğu (İİK. m. 86. m. 94/1 C.6) anonim şirkete bildirilmiş ve buna aykırı davranışlara karşı gerekli muhafaza tedbirleri (İİK. m. 90) alınmış olacağı-
Adi ortaklığı oluşturan şirketlerden birisi olan borçlu şirketin borcundan dolayı, adi ortaklığın istihkak alacağı üzerine haciz konulamayacağı-
Haciz ihbarnamelerinin davacıya usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen davacının İİK 89. maddede belirtilen yasal süre içerisinde itiraz etmeyip dava da açmadığı, kesinleşen ve zimmetinde sayılan borcun ödenmemesi ya da geri alınması konusunda davalı alacaklıya karşı bir dava açma hak ve yetkisinin bulunmadığı-
Mahkemece, borçlu asile yapılan 89/1 haciz ihbarnamesi tebliğ işleminin vekil yerine asile yapılmış olmasından dolayı iptali ile bunun sonucu olarak usulüne uygun şekilde 89/1 haciz ihbarnamesi gönderilmeden 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnameleri çıkarılamayacağından veya çıkarılsa bile hükümsüz sayılacağından anılan haciz ihbarnamelerinin de bu nedenle iptaline ve geçersiz tebliğ işlemine dayalı olarak yapılan taşınmaz haczinin kaldırılmasına karar verilmesinin gerekeceği-
İİk mad. 89 göre tazminata hükmedilmesi için, haciz ihbarnamesinin üçüncü kişiye tebliğ tarihi itibariyle borçlunun üçüncü kişi nezdinde kesinleşmiş, muaccel bir alacağının varlığı zorunlu olduğundan, somut olayda haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihi itibariyle, davalı üçüncü kişinin, takip borçlusuna borcunun bulunup bulunmadığının tespiti açısından, davalı üçüncü kişi ve takip borçlusunun ticari defterleri üzerinde birlikte inceleme yaptırılarak, Yargıtay denetimine imkan verecek şekilde bilirkişi raporu alınması ve buna göre kara verilmesi gerektiği-
Borçlunun, 3. kişi nezdindeki alacağının, birinci haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinden sonra tahakkuk etme ihtimali bulunduğundan, birinci haciz ihbarnamesinin gönderilmesinden sonra alacaklının üçüncü kişiye yeniden birinci haciz ihbarnamesi gönderilmesini isteyebileceği-Yeniden birinci haciz ihbarnamesi gönderilmesinin üçüncü kişiye yeni bir itiraz hakkı sağlayacağı-
3. kişi durumundaki bankanın, borçlunun mevduatına haciz konulduğunun kendisine “doğrudan doğruya haciz yazısı” veya “haciz ihbarnamesi” gönderilerek haczedilmesi halinde “haciz konulan mevduat üzerinde bankanın hapis ve rehin hakkı ile takas ve mahsup haklarının bulunduğunu” bildirmesinin “istihkak iddiası” niteliğinde olduğu, bu durumda icra müdürlüğünce İİK.’nun 99. maddesine göre işlem yapılması gerekeceği, “hesaptaki paranın derhal icra dosyasına gönderilmesi” nin bankaya bildirilemeyeceği -
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.