Takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımının oluşması halinde, icra mahkemesince «takibin iptaline» değil, «icranın geri bırakılmasına» karar verilmesi gerekeceği—
Borçlunun icra müdürlüğünden talebi "dosyada mevcut para var ise, tarafına ödenmesi ve tedbir kararına rağmen alacaklıya ödeme yapıldıysa bundan sonra yapılan ödemelerin iadesi için muhtıra gönderilmesi"ne yönelik olduğundan, mahkemece talep doğrultusunda, icra mahkemesince verilen tedbir kararından sonra alacaklıya ödeme yapılıp yapılmadığı konusunda gerektiğinde ek rapor alınarak karar verilmesi gerektiği-
İcra kefilleri hakkındaki zamanaşımı süresinin 10 yıl olduğu–
Ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren 1 yıllık süre geçtikten sonra, şikayetçi borçlu hakkında haciz talebinde bulunulduğundan, İİK. mad. 78/2 uyarınca, borçluya yenileme emri tebliğ edilmeden ve yenileme harcı yatırılmadan yapılan haciz işlemlerinin usulsüz olacağı-
6 aydan 3 yıla çıkarılan çeklerdeki zamanaşımı süresinin uygulanabilmesi için çekin keşide tarihinin yasanın yürürlüğe girdiği tarih olan 03.02.2012’den sonraki bir tarih olarak düzenlenmesi gerekeceği-
Takip dayanağı ilamın para alacağından ibaret olduğunun, örnek 4-5 icra emrinde yer alan “bir işin yapılmasına ilişkin” B ve C bentleri ile ilgili talepte bulunulmadığının görüldüğü, bu durumda anılan bentlere ilişkin işlemin süresinin gösterilmemesi eksiklik sayılamayacağından, istemin reddi yerine yazılı şekilde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-
Uyuşmazlık konusu olan. ...İcra Müdürlüğü'nün .......... Esas sayılı dosyası kayıp olduğu halde mahkemece icra dosyası ihya edilmeden UYAP safahat bilgilerine göre ve alacaklı vekilince icra dosyasında işlem yapıldığına ilişkin herhangi bir belge sunulmadığı gerekçesi ile zamanaşımı itirazının kabulüne karar verildiğinin görüldüğü, mahkemece, icra dosyanın ihyasına karar verilip dosya ihya edildikten sonra borçlunun itirazı incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme sonucunda yazılı şekilde hüküm tesisi ve bölge adliye mahkemesince de istinaf başvurusunun esastan reddinin isabetsiz olduğu-
Lehine nafakaya hükmedilen çocuk yönünden borçlunun nafaka ödemekle sorumlu tutulabilmesi için çocuğun alacaklı yanında bulunmasının gerekeceği, borçlu bunun aksini ileri sürerek, velayeti alacaklıya bırakılan müşterek çocuğunn 2012 yılının Şubat ayından itibaren kendi yanında kaldığını iddia etmekte olup, bu iddiasının her türlü delille ispatlanabileceği-
İcra mahkemesince takip konusu senedin icra takibine konulduktan sonra takipsiz bırakılarak zamanaşımına uğraması nedeniyle “icranın geri bırakılmasına” karar verilmesinden sonra bu kararın kesinleşmesi ve bu durumun kendisine tebliğinden sonra alacaklı tarafından –İİK.33 a/II uyarınca- 7 gün içinde genel mahkemelerde (şimdi; asliye hukuk /ticaret mahkemesinde) “alacağın zamanaşımına uğramadığının tespiti için dava açabileceği, bu durumda mahkemece “hukuki yarar yokluğu” nedeniyle açılmış olan davanın reddine karar verilmeyeceği-
Genel kurullarda aidat ödemelerinin geciktirilmesi halinde alınması kararlaştırılan gecikme zammının temerrüt faizi niteliğinde olduğu-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.