Muvazaaya dayalı davalarda, davacının icra takibine geçmesine ve aciz belgesi almasına gerek bulunmadığı- TBK.m. 19'a dayalı tasarrufun iptali davasının dinlenebilmesi için, davacının alacağının gerçek olması, iptali istenen tasarrufun, takip konusu borçtan sonra yapılmış olması gerektiği-
İcra takibiyle talep edilen bakiye alacağın varlığı ve miktarı yargılamayı gerektirdiğinden mahkemece ilamlı takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
... İcra Müdürlüğünün ........ E. sayılı takip dosyasına ilişkin olarak İcra Hukuk Mahkemesi'nin alacaklının da taraf olduğu icranın geri bırakılması ilamında borçlu ...'nun adresinin "... mah. ... sok. .... Konutları No:1 Blok D/3 " olarak belirtildiği, bu durumda borçlunun bilinen en son adresinin bu adres olduğu anlaşılmakla, bu adrese tebligat çıkartılmadan, diğer adreslerin bilinen son adres olduğu varsayılarak mernis adresine Tebligat Kanunun 21/2 maddesine göre tebligat yapılmasının usulsüz olduğu-. Mahkemece, borçlunun ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin şikayetinin kabulü ile Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince tebligat tarihinin öğrenme tarihi olarak düzeltilmesine ve borçlunun sair şikayetlerinin esası incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Çekin muhatap bankaya süresinde ibraz edilmediği için senetlerin kambiyo senedi vasfının ortadan kalkması nedeni ile adi senede dönüştüğü, zamanaşımı süresinin 818 sayılı BK'nun 125. maddesine göre hesaplanması gerektiği, mahkemece; senetle ilgili olarak 818 sayılı BK'nun 125. maddesindeki on yıllık zamanaşımı süresi dolmadığından bahisle zamanaşımı itirazının reddine karar verileceği-
Takibe dayanak ilam incelendiğinde kamulaştırmasız el atma nedeni ile tazminata hükmedildiği ve taşınmazın aynının ihtilaflı olmadığı bu nedenle takip konusu tazminat ilamının infazı için kesinleşmesinin beklenmeyeceği-
Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde, dosyada malvarlığı sorgulaması ve haciz talebi olduğu işlem tarihleri dikkate alındığında dosyanın zamanaşımına uğramadığı-
Bonoya dayalı olarak lehtar tarafından, keşideci hakkında yapılan takibin üç yıl geçince zamanaşımına uğrayacağı-
Borçlu tarafından, dosya borcunun, asıl alacak ve fer'ileri ile birlikte tamamı icra dairesine depo edilmiş olması ve verilen tehiri icra kararı üzerine de takip durması ile mahkemece, aşkın hale gelen hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi gerektiği-
İcra emrinin tebliğ tarihinden önce haricen tahsil edildiği dosya kapsamına göre ihtilafsız olup, yapılan bu ödeme yönünden icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekeceği-
Alacaklı tarafından takip dayanağı çekin onaylı suretinin istenmesine yönelik talebin icra takibinin devamını sağlamaya yönelik olmadığından zamanaşımını kesmeyeceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.