Haksız haciz nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin davada, davacıya ait çekici ve dorsenin haczedilerek muhafaza altına alındığı, söz konusu araçların (2 buçuk ay sonra) davacıya teslim edildiği, davacının araçlarını kullanamaması nedeniyle kazanç kaybı olduğu, araçların yaklaşık 75 gün yediemin deposunda kaldığı, mahkemece bu süre zarfı nazara alınarak hesaplama yapıldığı anlaşılmışsa da, mahkemece, haczin konulduğu ve kaldırıldığı tarihler arasında kalan tüm günler üzerinden zarar tespiti yerine, davacının bu süreyi kapsayan günlerin tamamında çalışması mümkün olmadığından, TBK. mad. 51-52 gereğince uygun bir miktarda hakkaniyet indirimi yapılması gerektiği-
Takip konusu çeklerin “teminat çeki” olduğunun, taraflar arasındaki sözleşme içeriğinden ve alacaklının cevap dilekçesindeki açıklamalardan anlaşılması halinde, mahkemece “takibin iptaline” karar verilmesi gerekeceği-
Dava konusu bononun -iddianın aksine- «taraflar arasındaki protokolde öngörülen bono olmadığını» ileri süren davalının, protokolde düzenlenen bonoyu ayrıca ibraz etmedikçe, savunmasının kanıtlanmamış sayılacağı–
Keşideci tarafından, sadece hâmil aleyhine -kişisel def’ilere dayanılarak- açılan olumsuz tesbit davalarında önce «lehdara verilen senetlerin karşılıksız olduğu»nun -kesin delillerle- isbat edilmesi, ondan sonra da «hâmilin kötüniyetli olduğu»nun -gerekirse tanık dinletilerek- isbat edilmesi gerekeceği–
Bononun teminat olarak verildiğinin alacaklı tarafından açıkça kabul edilmesi halinde İİK. mad 170/a uyarınca takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Menfi tespit davasının yargılamasında,davacı delil dilekçesinde yemin deliline de dayandığından, yemin teklif hakkı hatırlatılarak uygun sonuç dairesinde karar verilmesi gerekeceği-
İhtiyati haciz istemine konu edilen bononun teminat fonksiyonunun bulunup bulunmadığı hususu yargılamayı gerektirmekte olup, mahkemece, yaklaşık ispat kurallarının egemen olduğu ihtiyati haciz istemi kapsamında, protokol hükümleri değerlendirilmek suretiyle sonuca gidilemeyeceğinden, mahkemece, "itirazın kabulüne" karar verilmesi gerekeceği-
Teminat iddiasının borca itiraz mahiyetinde olduğundan İİK'nın 169/a maddesindeki belgelerle ispat edilmesi gerekti- davacı borçlunun alacaklı bankadan kullandığı krediye ilişkin sözleşme kapsamında takip konusu bono ile ilgili hüküm bulunmadığının görüldüğü yine her ne kadar davacı tarafından alacaklı banka hakkında BDDK'ya yapılan şikayetle ilgili olarak banka tarafından bononun kredinin teminat olarak alındığı hususunun bildirildiği beyan edilmiş ise de icra mahkemeleri dar yetkili mahkemeler olduğundan mahkemece söz konusu davada yapılacak incelemenin borcun bulunmadığına ilişkin olması nedeniyle İİK'nın 169/a maddesinde belirtilen nitelikte belgenin sunulmadığı anlaşılarak davanın reddine- Takibin geçici olarak durdurulmasına karar verilmediğinden koşullarının oluşmaması nedeniyle tazminata hükmedilmesine yer olmadığına-
İpotek tesisinden sonra, davacı (borçlu) kooperatifçe yapılan ödemelerin ipotek borcuna karşı yapıldığı açıklanmadığı için, davalı şirketin yapılan ödemeyi muaccel hale gelmiş dilediği alacağına mahsup etme hakkının olduğu, yüklenicinin inşaattan doğan alacağı için kanuni ipotek hakkının da mevcut olduğu, bu durumda, davacı tarafça kaldırılması istenen ipoteğin, inşaat masrafları olarak borçlanılmış bulunan 555.400.000. TL. için tesis edilmiş olduğunun kabulü ile davalı yüklenici tarafından davacı kooperatif aleyhine açılan istihkak alacağı davasının sonucunun beklenilmesi ve yüklenicinin bir alacağı olduğu saptandığı takdirde ipoteğin o miktar kadar geçerli olduğu gözetilmek suretiyle gerekli karar verilmesi gerektiği-
Alacaklının, alacağı ipotekle temin edilmiş olsa da, öncelikle ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapmaksızın kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip yapabilecek olduğu- Borçlunun, senedin takip alacaklısı bankaya teminat olarak verildiği iddisını, senede açıkça atıf yapan bir sözleşmeyle de ispatlaması gerektiği- Takip alacaklısı bankanın, "senedin kredi borcunun geri ödenmesi amacıyla verildiği" yönündeki beyanının, esasen senedin "ödeme aracı olarak alındığı"na yönelik bir savunma olduğu,senedin teminat senedi olduğunun kabulü anlamına gelmeyeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.