Kira sözleşmesinde kira bedelinin muayyen olması karşısında kira parası önceden bilinebilir ve hesaplanabilir durumda olup, itirazın iptaline karar verilirken kira alacağı yönünden icra inkar tazminatına da hükmedilmesi gerekeceği-
Kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacak likit nitelikte olup, alacaklı yararına İİK.’ nun 67/2. maddesi hükmü gereği tazminata karar verilmesi gerekeceği-
Taraflar arasında düzenlenen mutabakatnamede alacak belirlenmişse, bu belgenin imzalandığı tarih itibariyle, alacağın likit hale geleceği-
İcra takibi faturadan kaynaklanan alacağın tahsiline yöneliktir. Bu durumda açılan itirazın iptali davasında hüküm altına alınan alacak “likit” olduğundan, hükmedilen miktarın %40 (şimdi; %20) oranında icra inkâr tazminatına hükmetmek gerekeceği-
Dava, kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Takibe konu edilen alacağın likit nitelikte olduğu gözetilmeden, mahkemece, icra inkar tazminatının yanılgılı gerekçelerle reddinin bozmayı gerektireceği-
İtirazın iptali davası-
Takip tarihinde henüz kesinleşmeyen davada alınan bilirkişi raporundaki miktarlar takibe konu yapılmış olup, buna göre itiraz tarihinde alacağın “likit” olduğundan söz edilemez. Böyle olunca davacının icra inkâr tazminatına yönelik isteminin reddi gerekeceği-
İtirazın iptali davası-
Takip konusu alacak hesaplama sonucu bilirkişice tesbit edilen miktardan farklı bulunduğuna göre, alacak likit olmayıp icra inkar tazminatının hükmedilmemesi gerekeceği-
Yabancı para cinsinden olan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itiraz üzerine, açılan itirazın iptali davasında, icra inkar tazminatının, yabancı paranın icra takip tarihi itibariyle geçerli olan TL karşılığı üzerinden hesaplanması gerektiği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.