Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi davası-
23. HD. 30.06.2016 T. E: 2015/3202, K: 4058-
Taraflar arasındaki müdahalenin önlenmesi ve kaldırılması, olmazsa tazminat davası-
Taraflar arasındaki tazminat davası-
Menfi tespit istemi-
Yetkisiz bir kimsenin yapmış olduğu sözleşmeye temsil olunanın onay vermesi durumunda o sözleşmenin, temsil olunanı bağlayıcı olacağı ve sözleşmeden doğan hak ve borçların temsil olunana intikâl edeceği, yetkisiz temsilcinin yaptığı işleme ya da sözleşmeye temsil olunan tarafından verilen onayın, biçime bağlı olmayan, yönetilmesi gerekli tek yanlı bir irade bildirimi olup, açık olabileceği gibi örtülü de olabileceği, davalının sözleşmeyi imzalamadığı halde yetkisiz bir kimse tarafından imzalanmış olsa dahi o sözleşmeyi kullanarak bir hukuksal işlem yapmış ise yetkisiz temsile onay vermiş sayılacağı ve sözleşmenin kendisini bağlayıcı olacağı-
İmalat bedelinin tahsili istemi-
Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden sonra taraflar arasında imzalanan adi yazılı protokolde inşaattaki eksik ve ayıplı işlerin nelerden ibaret olduğu sayılmış arsa sahibi olan davacı bu eksikliklerle beraber teslim almayı kabul ettiğini yüklenici ise inşaattaki eksiklikleri ... gün içerisinde tamamlayacağını taahhüt etmiş ve toprak sahibi geç teslimden doğan kira talep hakkını saklı tutmuş olduğundan bu durumda mahkemece inşaatın fiilen bitirildiği kabul edilen tarih ile protokol tarihi arasında davacı lehine işleyen gecikmeden doğan kira tazminatının sözleşme hükümleri dikkate alınmak suretiyle belirlenerek hüküm altına alınması gerekirken eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olduğu-
Eser sözleşmelerinde feshin geriye etkili sonuç doğuracağı ve dönme halinde, sözleşmenin, geçmişe etkili olarak son bulacağı, yani, sözleşmenin yapıldığı andaki duruma dönüleceği, dava tarihinde yürürlükte bulunan 818 s. BK. 108/1 gereğince sözleşmeden dönme halinde tarafların, karşılıklı olarak ifa yükümlülüğünden kurtulacağı ve daha önce ifa ettikleri edimleri geri isteyebileceği Yükleniciye devredilen pay, avans niteliğinde olduğundan yüklenicinin edimini yerine getirmediği durumlarda ondan pay devralan üçüncü kişilerin hak sahibi olmalarının mümkün olmadığı, böyle bir durumda üçüncü kişilerin TMK. 1023’deki iyiniyet kuralından faydalanamayacağı, yüklenicinin edimini tam ve yasal olarak yerine getirmediğinden MK. 1024’ye göre yükleniciden pay satın alan kişilerin bu alımlarının korunmasının mümkün olmadığı, geriye fesih koşullarının oluşması halinde bu nedenle davalı üçüncü kişiler adlarına kayıtlı olan tapu paylarının da iptal edilerek davacı arsa sahibi adına tesciline karar verilmesi gerekeceği, mahkemece, konusunda uzman yeni bir bilirkişi heyeti oluşturularak, davacılar ile yüklenici sözleşmeye ve onaylı projesine göre inşaatın hangi seviyede olduğu, yüklenicinin edimini önemli oranda yerine getirip getirmediği, yüklenici temerrüdünün oluşup oluşmadığı belirlenerek, sonucuna göre sözleşmenin geriye etkili feshi isteminin karara bağlanması, geriye etkili fesih isteminin kabulüne karar verilmesi halinde, yüklenicinin avans olarak devraldığı arsa payını, arsa sahibi davacılara geri vermesi gerektiğinden, yükleniciden şahsi hakkı temlik almak suretiyle bağımsız bölüm satın alan üçüncü kişi davalıların yüklenicinin edimini yerine getirmesi halinde hak sahibi olacağından, iyiniyetinin korunmayacağı gözetilerek, davacıların tapu iptal ve tescil istemlerinin karara bağlanması, geriye etkili fesih koşulları oluşmadığında ise tapu iptal ve tescil istemlerinin reddine karar verilmesi gerekeceği-
Mahkemece, davacı alacağının hesabında davalı yüklenici tarafından yapılan inşaatın bedeli mahsup edilerek inşaat yapım aşamasında ödenmeyen işçi sigorta primleri, damga vergisi, işsizlik primi ve gecikme zammı taleplerinin reddine karar verilmiş ise de, yapılmış bulunan inşaatın ruhsatının bulunup bulunmadığı, ruhsatı var ise imalatın yasal olup olmadığının araştırılmadığı anlaşıldığından bilirkişilerden alınacak ek raporla yapılmış bulunan inşaatın ruhsatının bulunup bulunmadığı, imara ve ruhsata uygun olup olmadığının denetlenmesi, uygun ise yapıldığı yıl piyasa fiyatlarına göre imalat bedelinin belirlenerek sonuca göre mahsup işlemi yapılması, yasal olmayıp yasal hale getirilmesi imkanı da yok ise ekonomik değeri olamayacağından buna ilişkin mahsup yapılmaksızın davacı talebi hakkında karar verilmesi gerektiği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.