İlamda, taşınmazdaki hissesini satan davalının, kat karşılığı inşaat sözleşmesi kapsamında alacaklıya ait olan dairede oturması nedeniyle, müdahelenin meni davası kabul edildiğinden, ilamda belirtilen yeri işgal eden kişinin, ilama göre tahliyesinin mümkün olduğu-
Tazminat davası-
Diğer dava sonucunda, davaya konu edilen dairenin davalıya isabet ettiğinin varlığı kabul edilerek bir hüküm kurulması hâlinde, eldeki davayı etkileyeceği tartışmasız olduğundan, diğer davanın, eldeki dava bakımından bekletici mesele yapılması gerekeceği-
Taraflar arasındaki alacak davası-
Taraflar arasındaki alacak davası-
Sözleşme konusu parselin bulunduğu bölgede davalı arsa sahiplerinin hiçbir dahli olmadan, belediyesince yapılan imar uygulaması sonucu, sözleşme konusu taşınmaz tümüyle arsa sahiplerinin elinden çıktığından, sözleşme konusu iş sonradan ortaya çıkan bu durum nedeniyle imkansız hale geldiğinden ve imkansızlığın oluşumunda arsa sahiplerine atfı kabil herhangi bir kusurun söz konusu olmadığından tanzimat istemi davasının reddedilmesi gerektiği-
Bir ortağın ortaklık gelirini paylaştırmadan kendi namına ve hesabına ortaklığa ait taşınmazları kiraya vererek paralarını toplamış olmasının, BK. 530 (TBK. 630) maddesi uyarınca, vekaleti olmadan diğer ortaklar namına tasarrufta bulunmuş sayılacağı ve BK. 414 (TBK. 530) maddesince diğer ortakların yapılan işten hasıl olan yararları temellük hakkına sahip olacağı-
Uyuşmazlığın çözümü için alınan bilirkişi kurulu raporunda TBK'daki düzenlemeler gereği değerlendirme yapılmamış olup, bilirkişi kurulu raporunun eksik ve ayıplı işler ayrımı ile bedellerinin tespiti yönünden hüküm kurmaya elverişli olmadığı, nitekim raporda fiili teslim tarihi de dikkate alınarak hangi ayıbın gizli, hangi ayıbın açık ayıp olduğu saptanmamış olup bu hususlar tartışılmaksızın eksik incelemeye dayalı olarak hüküm kurulduğundan, mahkemece, inşaattaki ayıplı imalat belirlendikten sonra bu ayıpların gizli ve açık olanları ayrılıp, açık ayıplar için süresinde ayıp ihbarı yapılmış olup olmadığı, diğer hususlarda TBK'daki düzenlemeler de göz önünde bulundurularak ek rapor alınıp oluşacak uygun sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekeceği-
Mülkiyet hakkının tescille doğabilmesi için, bu tescilin geçerli bir hukuki sebebe dayanması gerektiği -
Resmi şekilde yapılmasa bile arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinde, sözleşmedeki edimlerin yerine getirilmesi nedeniyle davalıya düşen bağımsız bölüm ve arsa payları belirlenerek, bunlar üzerinden davacıların hisseleri nispetinde hüküm kurulması gerekirken infaza uygun olmayan şekilde hüküm kurulmasının doğru görülmediği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.