Tapu iptali , elatmanın önlenmesi ve yıkım istekleri-
İlk bozma kararı “eksik inceleme ve araştırmaya” yönelik  olup, kararda "fazla çalışma ve genel tatil ücretine" ilişkin usul ya da esas yönünden yapılmış bir değerlendirmede bulunmadığı, yine bu taleplerin incelenerek temyiz isteminin reddedildiğine ve bozma kapsamı dışında kaldığına dair bir hükmün de yer almadığı görülmüş olup, bu hususların, hükmüne uyulan bozma kararına konu olmadığından kesinleşmemiş olacağı ve bu istemleri etkileyecek bir taraf işlemi de bulunmadığından, Dairenin birinci bozma kararına uyulmakla bu alacak kalemleri yönünden davacı yararına usulü kazanılmış hak doğduğundan da söz edilemeyeceği-
Taşımaza yapılan kamulaştırmasız el atmalara karşı, mülkiyet hakkına dayanarak dava açma hakkının kural olarak, taşınmazın kayden maliki olan davacıya ait bulunmadığı, dava konusu taşınmazın davalı idarece kamulaştırıldığı ileri sürülmüşse de, mevcut tapu kaydı iptal edilmediği sürece bu iddiaya değer verilerek bir sonuca varılamayacağı-
Mahkemece dava konusu taşınmaz bölümünün 28.11.1997 tarih 5/3 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararıyla belirlenen veya belirlenecek olan kıyı kenar çizgisine göre değerlendirilmesinin, ayrıca 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Yasanın 16. maddesiyle 3402 sayılı Yasa’nın 36. maddesine bazı ilaveler getiren 36/A maddesi hükmüne göre kadastro işlemleri sebebiyle açılan davalar nedeniyle yargılama giderlerinden ve avukatlık ücretinden davalı tarafın sorumlu tutulamayacağı hususunun da gözetilmesinin gerekeceği-
«Takibin devamına» ilişkin icra mahkemesi kararının davacı üçüncü kişiye tebliğ edildikten sonra aynı kararın daha sonra ikinci kez davacıya tebliğ edilmiş olmasının birinci tebliğ ile doğan hukuki sonuçları ortadan kaldırmayacağı–
Davanın açıldığı tarihte dava konusu edilen pay henüz davalı adına kayıtlı olduğundan, davanın açılmasında bir usulsüzlük bulunmayacağı-
İtirazın iptali davasının, dava şartı arabuluculuk kapsamına girmediği-
12. HD. 20.12.2022 T. E: 1240, K: 13552
Yapı eseri malikinin sorumluluğuna dayalı tazminat istemine ilişkin davada, dava konusu yangın olayına ilişkin yangın raporlarındaki çelişkinin giderilip, dosyanın önceki bilirkişiler dışında oluşturulacak üç kişilik uzman bilirkişi kuruluna tevdii ile, taraf vekillerinin iddia ve savunmaları, soruşturma dosyası, dosyada mevcut tutanaklar (itfaiye,jandarma) ve yine tarafların bilirkişi raporlarına karşı itirazları da değerlendirilerek, dava konusu yangının çıkış sebebinin kesin bir şekilde belirlenmesi ve dava konusu olayda tarafların kusur ve sorumluluklarına ilişkin, taraf ve Yargıtay denetimine elverişli bilirkişi raporu alınarak hasıl olacak sonuca göre hüküm kurulması gerektiği-
S.S. Kurumuna bildirilmeyen hizmetlerin, sigortalı hizmet olarak değerlendirilmesine ilişkin davanın, tesbiti istenilen hizmetin sona erdiği tarihi izleyen yılın sonundan başlayarak 5 yıl içerisinde açılmasının gerekeceği, tespit isteyen kişinin aynı işyerinde çalışmasını sürdürmesinin veya aynı işyerine tekrardan girerek çalışmasının, anılan hak düşürücü sürenin işlemesine engel olmayacağı-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.