İİK. 169a/VI, c: 1 uyarınca borçlu lehine, takip konusu alacağın % 20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilebilmesi için «borçlunun itirazının esasa ilişkin nedenlerle» icra mahkemesince kabul edilmiş olması -ve «icra takibinin durdurulmuş olması»- gerekeceği, «zamanaşımı def’i» bu fıkra kapsamına girmediğinden borçlunun zamanaşımı def’inin kabul edilerek takibin iptaline» karar verilen durumlarda ayrıca borçlu lehine tazminata hükmedilemeyeceği—
İ.İ.K’nın 194. maddesi uyarınca müflisin davacı ve davalı olduğu dosyaların 2. alacaklılar toplantısına kadar duracağı, mahkemece bu husus üzerinde durulmadan tebligatın çıkarıldığı iflas müdürlüğünce çıkarılan tebligata cevap verilmediği ve duruşmaya gelmediğinden bahisle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin doğru olmadığı-
Hamilin (takip alacaklısının) karşılığı bulunmayan çeke dayalı olarak cirantalar, keşideci ve diğer çek borçluları hakkında yapacağı takibin, çekin, ibraz süresinin sona ermesinden itibaren altı ay (şimdi; üç yıl)geçmekle zamanaşımına uğrayacağı 6273 sayılı kanunun 7. maddesi ile değişik [TTK. 726/1; şimdi; Yeni TTK. mad. 814/(1)] —
Trafik kazasından kayanaklanan maddi ve manevi tazminat istemi-
Sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre borçludan faiz talep edilebilmesi için zenginleşenin bir ihtar ile ya da aleyhine bir takip ya da dava açılmak suretiyle temerrüde düşürülmesi gerektiği-
İcra dosyalarının birleştirilmesi işleminden davacının haberdar olduğu ve zamanaşımının bu nedenle gerçekleşmediğine karar verilmişse de icra takip dosyalarının birleştirilmesi talebinden öncesi ve gerekse bu tarihten sonraki işlemler denetlenerek, alacaklının alacağın tahsiline yönelik bir işlemi olup olmadığı, zamanaşımı itirazının gerçekleşip gerçekleşmediği belirlenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire'nin bozma ilamı doğrultusunda, mahallinde keşif ve inceleme yapılarak yükleniciye isabet eden bağımsız bölümlerin arsa malikine isabet eden bağımsız bölümlerle aynı oranda büyük yapılıp yapılmadığı belirlenip, yükleniciye isabet eden bağımsız bölümlerin de aynı oranda büyük yapıldığının tespiti halinde aynı yerden paylaşım oranına göre yüklenici de yararlanacağından arsa sahiplerinin sebepsiz zenginleşmesinden söz edilemeyeceği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmesi, sadece arsa sahiplerine isabet eden bağımsız bölümlerin büyük yapıldığının belirlenmesi durumunda ise Özel Daire bozma ilamı doğrultusunda araştırma yapılması gerekirken, sadece Hukuk Genel Kurulu bozma ilamı doğrultusunda araştırma yapılarak özel dairece belirtilen hususlarda inceleme yapılmadan hüküm kurulmasının isabetsiz olduğu-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.