Dava konusu taşınmazın tapudaki satış bedeli ile bilirkişi tarafından belirlenen rayiç değeri arasında misli fark bulunmamasına, davalılar arasında akrabalık, yakın arkadaşlık sosyal ve hukuki ilişki olduğunun, yani davalı ...’in İİK’nun 280/1 maddesi kapsamında kötüniyetli olduğunun davacı tarafından ispatlanamaması nedeniyle davanın reddinde bir isabetsizlik bulunmadığı-
Geçerli şekilde ortaklık ilişkisi kurulmadığının tespiti ve bu amaçla paranın tahsili istemine ilişkin davada, Y. Grubu şirketlerinin fiili ve hukuki irtibat halinde oldukları, birlikte hareket ederek para toplama amacıyla davacının dayandığı belgeler karşılığında para tahsil ettikleri, ortağın sermaye olarak verdiğini isteyemeyeceğine dair yasal düzenlemeyi kullanarak para yatıran kişileri grup şirketlerden herhangi birinde veya birkaçında düşük nominal bedellerle şeklen ortak gibi gösterdikleri, tahsil ettikleri parayı ise muhasebe kayıtlarına yansıtmayarak para iade taleplerini reddettikleri, böylelikle haksız fiilde bulunduklarının anlaşıldığı, alacağa müstenit olduğu iddia olunan belgenin incelenmesinden, davalı şirketlerden Y. Holding A.Ş.'nin unvanının antette bulunduğu, hisse devir kabul sözleşmesi adını taşıdığı, belge ile beraber davalı şirketin hisselerinin toplamda 82.794 DM karşılığında dava dışı E. R.'tan devralındığı, hisse bedelinin ödendiği tarihin ise 15.02.2001 olduğu, devreden ve devralanın imzalarının belge üzerinde bulunduğu tespit olunmuş olup davacının dayandığı işbu belgede davalı şirketin anteti bulunduğundan davalıların, davacının alacak talebinden sorumlu olduğu gözetilip davalıların zamanaşımı itirazı da değerlendirilerek varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesinin gerektiği-
Alacaklı tarafından takip dosyasının tedbirin kalktığı tarihten sonra haciz talep edildiği, bu talepten sonra ilk talep tarihi dikkate alındığında, takip dayanağı belgelerin kambiyo vasfında çek olup ibraz süresinin dolduğu tarih itibariyle uygulanması gereken 6762 s. TTK. mad. 726 uyarınca, 6 aylık zaman aşımı süresine tabi olup altı aylık zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşıldığından, mahkemece borçlunun zamanaşımı itirazının kabulü ile İİK. mad. 71. ve 33/a. uyarınca icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerektiği-
vekil ile sözleşme yapan kişi 4721 s. Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 3. maddesi anlamında iyi niyetli ise yani vekilin vekalet görevini kötüye kullandığını bilmiyor veya kendisinden beklenen özeni göstermesine rağmen bilmesine olanak yoksa, vekil ile yaptığı sözleşme geçerlidir ve vekil edeni bağlar. Vekil vekalet görevini kötüye kullansa dahi bu husus vekil ile vekalet eden arasında bir iç sorun olarak kalır, vekil ile sözleşme yapan kişinin kazandığı haklara etkili olamaz.
3. HD. 10.03.2016 T. E: 208, K: 3579-
9. HD. 03.07.2018 T. E: 2015/20841, K: 14497-
Haczedilmezlik şikayetinde verilen tedbir kararının zamanaşımını kesmeyeceği-
Takibin kesinleşmesinden önceki döneme ilişkin zamanaşımı itirazı ve borca itiraz, İİK'nun 168/5. maddesi kapsamında olup anılan itirazların da yasal beş günlük sürede yapılmasının zorunlu olduğu-
Borçlunun takibin yetkisiz yerde açıldığı, borca ya da zamanaşımına yönelik itirazının tebliğden sonra beş günlük sürede yapılması gerekeceği, bu günlerin hesaplanmasında tebligatın yapıldığı ilk günün dikkate alınmayacağı ve son günün de resmi tatile rastlaması durumunda sürenin tatili takip eden günde biteceği hususunun gözönüne alınması gerekeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.