Mahkemece dava dilekçesinin, davalı kadına Hukuk Muhakemeleri Kanunu m. 122’de gösterilen ihtarı içermeksizin usulsüz olarak tebliğ edildiği, davalı kadına yapılan dava dilekçesinin tebliği usulsüz olup bu durumda davalının cevap dilekçesinin süresinde olduğunun kabulü gerekeceği-
Takibin kesinleşmesinden sonra, ipotekli taşınmazı satın alan yeni malike «ödeme emri» çıkarılmasına gerek bulunmadığı–
Mahkemece, sıra cetveline karşı hak düşürücü süre içinde şikayette bulunulmadığı gerekçesiyle, süreye ilişkin şikayet şartı noksanlığı nedeniyle HMK'nın 114/2 ve 115/2. maddeleri uyarınca şikayetin usulden reddine karar verilmesi gerekirken, uyuşmazlığın esasının incelenmesinin doğru olmadığı- Mahkemece şikayetçiye sıra cetvelinde kendisinden önce gelen ve pay ayrılan alacaklılara husumet tevcihi yönünde HMK'nın 119/2. maddesi uyarınca kesin süre verilip bu alacaklıların da davaya dahil edilmesi, şikayet dilekçesinin tebliğ edilerek, taraf teşkilinin sağlanması, varsa savunma ve delilleri değerlendirilerek şikayetin incelenmesi gerekeceği-
İhale alıcısının açtığı ihalenin feshi davasının duruşma açılarak incelenmesine mahkemece karar verilmiş olmasına rağmen tayin edilen duruşma gününün borçlulara tebliğ edilmeksizin yargılamanın borçluların gıyaplarında sonuçlandırılmış olmasının yeni HMK.’nun 27., anayasanın 36. ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. Maddesinde düzenlenen adil yargılama hakkının ihlali niteliğinde olduğundan, taraf teşkili dava şartı olup davanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden dikkate alınması gerektiğinden duruşma gününün ve dava dilekçesinin borçlulara da tebliğ edilmeden, taraf teşkili sağlanmadan, varsa tarafların gösterecekleri deliller toplanmadan savunma hakkını kısıtlar biçimde borçluların yokluğunda karar verilemeyeceği-
Borçlu tarafından icra mahkemesine başvurularak hem borca ve imzaya itiraz edilmiş ve hem de ödeme emrinin tebliğ işleminin usulsüzlüğü ileri sürülmüşse, icra mahkemesince öncelikle “ödeme emri tebligatının usulsüzlüğü”ne ilişkin şikayetin incelenerek, başvurunun süresinde olduğu saptandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekeceği-,
Yurtiçinde adres gösterme koşulunun ihalenin feshini isteyen üçüncü kişiler için olduğu-
İİK.nun 149/a maddesinin yollaması gereği aynı yasanın 33-1 maddesi gereği, icra emrinin tebliği üzerine 7 gün içinde icra mahkemesine itirazda bulunulabileceği-
Teb. K.’nun 21. maddesinde iki hususun düzenlenmiş olduğu; bunlardan birinin “adreste bulunmama” diğerinin ise “tebellüğden imtina” olduğu– Tebliğ memurunun, muhatabın adreste geçici olarak bulunmama sebebini ve tevziat saatlerinden sonra geleceğini tesbit etmeden sonraki işlemlere geçip tebliğ işlemini bitiremeyeceği– Yapılan ihaleye ilişkin artırma tutanağında “artırmanın yapıldığı tarih”in gösterilmemiş olmasının ihalenin feshine neden olacağı-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.