Teb. K.’nun 21. maddesinde iki hususun düzenlenmiş olduğu; bunlardan birinin “adreste bulunmama” diğerinin ise “tebellüğden imtina” olduğu– Tebliğ memurunun, muhatabın adreste geçici olarak bulunmama sebebini ve tevziat saatlerinden sonra geleceğini tesbit etmeden sonraki işlemlere geçip tebliğ işlemini bitiremeyeceği– Yapılan ihaleye ilişkin artırma tutanağında “artırmanın yapıldığı tarih”in gösterilmemiş olmasının ihalenin feshine neden olacağı-
Ödeme emri tebligatının borçlu şirketin ticaret sicilinde kayıtlı adresinden farklı bir adreste yapılmış olduğu ve 7201 Sayılı Tebligat Kanunu’nun 35. maddesi hükmüne uygun bulunmadığı tespit edildiğinden, mahkemece ödeme emri tebligatının usulsüzlüğüne karar verilmesinin gerekeceği-
6100 sayılı HMK'nın 323. maddesinde yargılama giderleri arasında karar ve ilam harçlarının da sayıldığı, mahkemece, yargılama giderleri arasında, peşin alınan karar ve ilam harcı miktarı ile bunlardan hangi tarafın sorumlu olduğu hususlarının hüküm fıkrasına yazılmamış olmasının da doğru olmadığı-
22. HD. 14.02.2019 T. E: 1144, K: 3461-
7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre tebligat yapılabilmesi için, tebliği çıkaran merciice, tebligat çıkarılan adresin, muhatabın, adres kayıt sistemindeki adresi olduğuna dair tebliğ evrakı üzerine kayıt düşülmesinin zorunlu olduğu-
Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; mülga 625 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu’nun 35. maddesinde yer alan zamanında ödenmeyen ücretlerin %1 fazlasıyla ödenmesine ilişkin hüküm uyarınca talep edilen alacak bakımından zaman aşımı süresinin beş yıl mı yoksa on yıl mı olduğu, buradan varılacak sonuca göre 03.04.2014 olan ek dava tarihine göre alacağın zaman aşımına uğrayıp uğramadığı-
Borçlunun, borca ve imzaya itirazını beş gün içinde icra mahkemesine bildirmek zorunda olduğu-
Borçlunun icra müdürlüğüne itiraz dilekçesi verdiği tarihte şikayete konu edilen ödeme emri tebliğinden haberdar olduğunun kabulü gerekeceği-
Kesinleşen (önceki) Bölge Adliye Mahkemesi kararı ile iktisadi işletme tarafından yapılan borca itirazın şikayetçi borçlu Dernek adına yapıldığı ve geçerli olduğu kabul edildiğinden, daha sonra borçlunun ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesi ve yapılan itirazın geçerli sayılmasına yönelik şikayette hukuki yararının bulunmadığı- Aynı takipte, borçlu adına yapılmış iki ayrı geçerli itiraz olduğunun kabul edilemeyeceği-
Şikayetçi borçlu şirkete satış ilanının "tebliğ evrakı adreste işyeri yetkilisi olduğunu beyan eden ehil ve reşit olan ................ imzasına tebliğ edildi" şerhi ile 13.12.2021 tarihinde tebliğ edildiği görülmüş olup, Bölge Adliye Mahkemesinin de kabulünde olduğu üzere ............. Ticaret Sicil Müdürlüğü kayıtlarına göre satış ilanı tebliğ tarihi itibariyle borçlu şirket yetkilisinin adı geçen kişi olmadığı, borçlu şirket yetkilinin hangi sebeple mutat iş saatlerinde iş yerinde bulunmadığı veya o sırada evrakı bizzat alamayacak durumda olup olmadığı tespit edilmediğinden satış ilanı tebliğ işleminin usulsüz olduğu-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.