Kendisine tebligat yapılacak kimse veya kendisine tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru, tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir ve memuruna imza mukabilinde teslim edeceği ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildireceği, İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarihin, tebliğ tarihi sayılacağı-
Şikayet dilekçesi kapsamına göre, şikayetçi borçlunun vekiline yapılan satış ilanı tebliğ işleminin usulsüz olduğu açıkça ileri sürülmediği halde, ilk derece mahkemesince, borçlunun dilekçesinde dayandığı vakıaların dışına çıkılıp re'sen dikkate alınacak hususlar kapsamında da olmayan tebligat usulsüzlüğü nedenine dayalı olarak ihalenin feshine karar verilmesinin, bölge adliye mahkemesince de istinaf başvurusunun esastan reddinin doğru olmadığı-
Davalıya dava dilekçesi ve duruşma günü cezaevinde bizzat tebliğ edilmiş olup, davalının 4 yıl 2 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği ve onanarak kesinleştiği bilinerek, dava tarihi itibariyle ilamın infazına başlanılarak davalının kısıtlanmasına karar verilmiş olup, şahsın vasi tayinine karar verildiğinden dava dilekçesi ve duruşma günü, davalıya yöntemince tebliğ edilerek savunma hakkı verilmek suretiyle göstereceği deliller ve savunması çerçevesinde yapılacak yargılama sonucunda bir karar verilmesi gerektiği-
Çıkartılan davetiyenin Tebligat Yasasının 9. maddesindeki hususları ihtiva etmesi yanında Hukuk Usulü Muhakemeleri Yasasının 213/2 ve 377 maddelerindeki "belli edilen günde mahkemede hazır bulunmadıkları takdirde tahkikata yoklukta devam edileceği ve hüküm verileceği" meşruhatını da taşımasının zorunlu olacağı, meşruhatsız davetiye çıkarılmasına karşı HUMK.'nun 187/7. maddesi gereğince dava arzuhalinin tanziminde kanuni noksanlar bulunduğu veya tebliğin usulüne uygun bulunmadığı iddiası ile ilk itirazda bulunmuş olmasının gerekeceği, aksi takdirde mahkemenin işin esasına girerek karar vereceği-
Mahkemece, borçlunun tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin şikayeti kabul edildiğine göre, Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca, tebliğ tarihinin, borçlunun beyan ettiği öğrenme tarihine göre düzeltilmesine karar verilmesi gerekeceği-
Davalının, özgürlüğü bağlayıcı ceza sebebiyle kısıtlandığının belirlenmesi halinde gerekçeli kararın ''vasisine'', kısıtlanmadığının belirlenmesi halinde ise, ''davalıya'' usulünce tebliğ edilmesi gerekeceği-
Mahkemece, şikayette yasal hısım olarak bulunması gereken takip alacaklısının vekiline duruşma gününün tebliğ edilmemesinin ve yokluğunda yargılamanın sürdürülmesinin isabetsiz olduğu-
İpotek akit tablosu kayıtsız şartsız bir para borcunu ihtiva etmese dahi krediyi kullandıran tarafın krediyi kullanan tarafa ait cari hesabın kesilmesine veya kısa-orta-uzun vadeli kredi hesabının muaccel kılınmasına ilişkin hesap özetinin veya gayri nakdi kredinin ödenmiş olması nedeniyle tazmin talebinin veya borcun ödenmesine ilişkin ihtarın noter aracılığıyla krediyi kullanan tarafa kredi sözleşmesinde yazılı ya da ipotek akit tablosunda belirtilen adrese gönderilmek suretiyle tebliğ edildiğini veya 68/b maddesi gereğince tebliğ edilmiş sayıldığını gösteren noterden tasdikli bir sureti icra müdürüne ibraz ederse icra müdürünün 149. madde uyarınca işlem yapacağı-
Borçlu vekilinin icra mahkemesinde yapılan duruşmaya gelmemiş olmasının HUMK’un 409/1 (şimdi; HMK.'nun 150/1.) maddesine göre ‘dosyanın işlemden kaldırılmasına’ ve sonuçta ‘açılmamış sayılmasına karar verilmesini gerektirmeyeceği–
İtirazın iptali davası-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.