Hakimlerin hukuki sorumluluğunun HMK. mad. 47'de öngörülmüş olduğu- İcra mahkemesi kararlarının hüküm ve sonuç doğurması için kesinleşmesine gerek olmadığından, icra mahkemesi kararı ile "ödeme emrinin iptali"nin sonucu olarak taşınmaz üzerindeki haciz kalkmış olacağı ve bu kararın icra müdürlüğüne ibrazı ile mahcuz taşınmaz mülkiyeti üçüncü kişi üzerinde iken, haczin terkin edilmiş olduğu- Alacaklının takip konusu alacağını alıp almayacağı henüz belli olmadığından ve alacaklının tasarrufun iptali davası açabilme, borçlunun başka mal ve alacakları üzerine haciz koydurabilme ve alacağını tahsil edebilme imkanı varken takip dosyası işlemsiz bırakılarak bu davanın açıldığı görülmekte olup davacı vekilinin "geçici veya kesin aciz belgesi almadıklarını İİK'nun 277 ve devamı hükümlerine göre tasarrufun iptali davası da açmadıklarını" beyan ettiği de anlaşıldığından, icra hakiminin davaya konu kararı ile bir zararın meydana geldiğinin söylenemeyeceği-
Süresinde muhatap bankaya ibraz edilmiş ve kambiyo senedi niteliğini taşımakta olan çeke dayalı olarak genel haciz yoluyla takip yapılabileceği-
11. HD. 17.06.2016 T. E: 1786, K: 6775-
Uyuşmazlık, davacının devredildiği Kurumun taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden yararlanıp yararlanamayacağı, yararlanabilecek ise hangi tarihten itibaren yararlanmaya başlayacağının belirlenmesine ilişkindir...
Dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 818 s. BK'nın 126/4. maddesi uyarınca, davacının denetim ücreti alacağı, beş yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu- Denetçilik görevinden haksız olarak ayrılmasına sebep olunduğundan, uğranılan zararın tazmini istemine ilişkin olarak dava tarihinden sonraki dönemi de içerecek şekilde hüküm kurulmasının HMK. 26'ya aykırı olduğu; davacının ayrıldıktan sonra hiç bir denetim görevi yapmadığı gözetilerek belirlenecek tazminattan makul bir indirim yapılması gerektiği- 
Aidat alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin davada; davalı tarafça süresinde zamanaşımı def'inde bulunulduğuna göre, mahkemece alacağın bir kısmının zamanaşımına uğrayıp uğramadığı konusunda olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi gerektiği-
Trafik kazası sonucu oluşan bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat istemi-
Trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma nedeni ile bakiye maddi tazminat istemi-
MK. 427/1 ve 3561 Sayılı Kanun gereğince kayyım olarak atanmış olan kişinin, gaip olan kişilerin haklarını geçmişe dönük olarak korumak ve kullanmakla da yükümlü olduğu-
Gerek dava dilekçesindeki anlatım gerekse de toplanılması talep edilen deliller arasında işyeri kayıtlarının da bulunduğu gözetildiğinde, işçiye sağlanan ayni menfaatlerin işverene olan maliyetinin ve dolayısıyla giydirilmiş ücret miktarı ile kıdem tazminatının, tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin öncelikle karşı tarafın vereceği bilgilere bağlı olduğu, bu itibarla, somut olayda dava konusu kıdem tazminatı alacağının belirsiz olduğu- Yıllık izin ücreti alacağında; davacının, kendisine en son ödenen aylık ücret miktarını, çalışma süresini, hak kazandığı izin süresini, çalışma süresi boyunca varsa kullanmadığı veya karşılığı ödenmeyen izin sürelerini belirleyebilecek durumda olduğu, bu halde, dava konusu yıllık izin ücreti alacağının gerçekte belirlenebilir alacak olduğu ve dolayısıyla belirsiz alacak davasına konu edilemeyeceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.