Davacıya isnat edilen hakaret ve görevi ihmal suçlarının yasal unsurlarının oluşması halinde davalıların eylemleri TCK'nun 285. maddesinde düzenlenen iftira suçun oluşturacağından Borçlar Yasası'nın 60. maddesinin yollaması ile TCK'nun 102. maddesi gözetildiğinde zamanaşımı süresinin 5 yıl olduğu-
Taşınmazın aynına ilişkin iptal tescil istemli eldeki davada öncelikle keşfen saptanan ya da saptanacak dava değeri üzerinden peşin harcın alınması, bu zorunluluk yerine getirildiği takdirde davaya devam edilmesi gerektiği-
Uyuşmazlık ve Hukuki NitelendirmeUyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ile fark ücret, fark ikramiye ve fark ilave tediye alacaklarının bulunup bulunmadığı hususundadır...
MK. 1007/I’deki tazminatın, haksız fiilden doğan bir tazminat türü olduğu ve BK. 60’daki (şimdi; TBK. mad. 72) zamanaşımına bağlı olduğu-
22. HD. 26.02.2019 T. E: 2016/7022, K: 4308-
Geçerli şekilde ortaklık ilişkisi kurulmadığının tespiti, hukuka aykırı şekilde kurulan yatırım ilişkisinin hükümsüzlüğü ve davalılar tarafından tahsil edilen paranın istirdadı istemi-
İşçinin ücreti zaten Yüksek Hakem Kurulu kararıyla bağıtlanan toplu iş sözleşmesindeki ücret zammı uygulanarak belirlenmiş olduğundan, aynı dönem için Yüksek Hakem Kurulu kararıyla bağıtlanan toplu iş sözleşmesi ile çakışacak şekilde 01.01.2019-31.12.2020 yürürlük süreli toplu iş sözleşmesinin ücret zammına ilişkin hükümlerinin uygulanmasının mümkün olmadığı-
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davası-
Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire'nin bozma ilamı doğrultusunda, mahallinde keşif ve inceleme yapılarak yükleniciye isabet eden bağımsız bölümlerin arsa malikine isabet eden bağımsız bölümlerle aynı oranda büyük yapılıp yapılmadığı belirlenip, yükleniciye isabet eden bağımsız bölümlerin de aynı oranda büyük yapıldığının tespiti halinde aynı yerden paylaşım oranına göre yüklenici de yararlanacağından arsa sahiplerinin sebepsiz zenginleşmesinden söz edilemeyeceği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmesi, sadece arsa sahiplerine isabet eden bağımsız bölümlerin büyük yapıldığının belirlenmesi durumunda ise Özel Daire bozma ilamı doğrultusunda araştırma yapılması gerekirken, sadece Hukuk Genel Kurulu bozma ilamı doğrultusunda araştırma yapılarak özel dairece belirtilen hususlarda inceleme yapılmadan hüküm kurulmasının isabetsiz olduğu-
Konteynerleri haksız olarak alıkoyan davalıdan haksız fiil hükümlerine göre tazminat talep edilmiş olup haksız alıkoyma sürecinde davacının zararının mütemadi olduğunun kabulü gerektiği- Geçen süre zarfında, davalı tarafından konteynerlerin kullanılmadığı veya başkasına kullandırmadığı, davacı tarafından da sadece haksız alıkonma yüzünden uğranılan zararın talep edildiği anlaşıldığından, somut olaya fuzuli işgal veya gerçek olmayan vekaletsiz iş görmeye ilişkin zamanaşımı sürelerinin uygulanamayacağı- Davalının eylemi nedeniyle yoksun kalınan kazancın tazminat olarak talep edildiği uyuşmazlıkta, zararının sürekli ve belirlenebilir nitelikte olması nedeniyle her günün zararına ait haksız fiil zamanaşımı süresinin o günden itibaren işlemeye başlayacağı- Davalının süresinde zamanaşımı def’inde bulunduğu gözetilerek, 6101 s. TBK.nın Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun m. 5. hükmü de dikkate alınmak suretiyle sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği- "Davacının talebinin kötü niyetli zilyedin sorumluluğunun düzenlendiği TMK’nin 995. maddesi kapsamında değerlendirilerek (ecrimisilde uygulanması gereken) beş yıllık zamanaşımı süresinin uygulanması gerektiği" şeklindeki görüşün HGK çoğunluğunca benimsenmediği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.