Uyuşmazlık; somut olayda, davacı eş yararına 4721 sayılı Kanun'un 175 inci maddesinde yer alan yoksulluk nafakası koşullarının oluşup oluşmadığı yönünde mahkemece davanın kabulüne ilişkin kurulan hükmün yeterli nitelikte inceleme ve araştırmayı kapsayıp kapsamadığı, buradan varılacak sonuca göre davacı yararına yoksulluk nafakasına hükmedilmesinin gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır..
Davacı devlet memuru olarak çalıştığı ve asgari ücretin iki katını aşan tutarda (aylık 1.500 TL.civarında) düzenli sürekli ve yeterli gelirinin bulunduğundan davacının boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği gerçekleşmediğine göre, yoksulluk nafakası isteğinin reddi gerekeceği- Nafaka yükümlüsünün mali gücü, kişi boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek ise, nafakanın miktarını belirlemede önem taşıyacağı-
Gerekçe ve hüküm fıkralarının birbiri ile çelişkili bir hükmün yaratılamayacağı-
Boşanma veya ayrılık vukuunda çocuk kendisine tevdi edilmemiş tarafın gücüne göre onun bakım ve eğitim giderlerine katılmakla yükümlü olduğu, bu hususu, hakimin görevi gereği kendiliğinden gözetmesinin gerekeceği-
TBK'nun 19.maddesine dayalı olarak açılan davada alacaklının aciz vesikası sunma şartı olmadan İİK'nun 283.maddesine göre taşınmazın satışını ve haczini isteyebilmesine olanak tanınması yolunda istemde bulunma ve dava açma hakkı olduğu, bu durumda işin esasına girilerek tarafların delilleri toplandıktan sonra oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği-
Kocanın eşine fiziksel şiddet uyguladığı, ailesinin evlilik birliğine müdahalesine ses çıkarmadığı; kadının da kocasına ağır sözlerle hakaret ettiği anlaşılmakla boşanmaya neden olan olaylarda kocanın daha fazla kusurlu olduğu, bu durumda kadının maddi ve manevi tazminat taleplerinin kabulü gerektiği-
Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre davalı kadın eş yararına takdir edilen yoksulluk nafakasının çok olduğu-
2. HD. 26.06.2018 T. E: 2016/20823, K: 8073-
Nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakasının TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmasının ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan dengenin korunmasının gerekeceği-
Tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu iddia ve ispat edilmediğinden, yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerektiği

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.