Muvazaaya dayalı iptal davasının kanıtlaması halinde iddianın taşınmazın aynına ilişkin olmadığı, alacağın tahsiline yönelik bulunduğu da gözetilerek İİK. mad. 283/1, 2 kıyasen uygulanarak iptal ve tescile gerek olmaksızın davacının taşınmazların haciz ve satışını isteyebilmesi yönünden hüküm kurulması gerekeceği- Davacı vekilinin, eldeki davayı davalı aleyhine açılan boşanma davası sonucu hükmedilmesi muhtemel tazminat alacağının tahsiline yönelik açtığı, tedbir nafakasına ilişkin takip dosyasına konu borç ödenmiş olduğu, aile mahkemesinin kesinleşmiş ilamı ile davacı lehine tazminat ile müşterek çocuklar için iştirak nafakasına hükmedildiği ve takip dosyası ile ilamın takibe konduğu ve takibin derdest olduğu anlaşıldığından, eldeki davanın bu takip dosyasındaki alacağın tahsiline yönelik olarak açıldığı kabul edilerek, delillerin TBK'nun 19. maddesi gereğince değerlendirilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, tedbir nafakasına ilişkin borcun ödendiği gerekçesiyle davanın reddinin hatalı olduğu-
Boşanma-Nafaka
HGK. 12.04.2023 T. E: 2-300, K: 320
Ayrılık süresince davacı kadın ve kadın yanında bulunan müşterek çocuk için tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, boşanma kararı verilmiş gibi kadın için yoksulluk, müşterek çocuk için iştirak nafakalarına hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu-
İştirak nafakasının miktarı takdir edilirken tarafların mali ve sosyal durumları ile çocuğun giderlerinin dikkate alınmasının gerekeceği-
«İştirak nafakası»nın devam süresini, icra mahkemesinin saptayabileceği-
Davacı kızın Almanya’da ikamet ettiği, öğrenci olduğu, bekar olup yalnız yaşadığı, yarı zamanlı bir işte çalıştığı ve 400 Euro kazandığı, geri ödemeli 450 Euro devlet kredisi aldığı, 650 Euro kira ödediği, malvarlığının bulunmadığı; davacının yardım nafakası talebinde mirasçılık sırasına göre davalı ile aynı ölçüde başvurabileceği dava dışı annenin SSK emeklisi olduğu ve 1500 TL gelirinin bulunduğu, kendisine ait iki ev, yaklaşık 20.000 metrekare tarla, 2000 model arabası bulunduğu; davalı babanın ise sosyal ve ekonomik durumuna ilişkin kolluk araştırılması yaptırılmadığı ancak evli ve SSK çalışanı olduğu, Eylül 2014 maaş bordrsouna göre 963 TL maaş aldığı görülmüş olup, mahkemece; davalının ekonomik ve sosyal durumu yeterince araştırılmadan düşük miktarda yardım nafakası takdir edilmiş olduğu görüldüğünden, bu husus ayrıntılı bir şekilde araştırılıp tespit edilip, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, yardım nafakasının niteliği, davalının gelir durumu, davacının Almanya'da üniversite öğrenimi gördüğü almış olduğu 450 Euro devlet kredisinin geri ödemeli olduğu ve yurt dışındaki yaşam koşulları nazara alınarak, daha yüksek miktarda nafakaya hükmedilmesi gerektiği-
Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesinin 12. maddesi, Avrupa Çocuk Hakları Sözleşmesinin 3. ve 6.maddeleri gereğince idrak çağındaki küçüklerin görüşlerine başvurulmadan velayet ile ilgili düzenleme yapılamayacağı-
Tarafların gerçekleşen ekonomik ve sosyal durumlarına göre, yoksulluk ve iştirak nafakasının nitelikleri, yoksulluk nafakası hakkında TÜİK'in yayınladığı ÜFE oranının da dikkate alınarak, davacının geçimi için gerekli, müşterek çocuğun yaşı, eğitim durumu, ihtiyaçları ile davalıyı ödemede zorlamayacak, onu zarurete düşürmeyecek şekilde TMK'nun 4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bir karar verilmesinin gerekeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.