Ödeme emrini alan borçlunun «itiraz müddetinden vazgeçtiğini» bildirerek yaptırdığı haczin, haciz koyduran alacaklı dışındaki alacaklılara etkili olmayacağı «İİK. mad. 20» (Onlar bakımından, daha önce konulmuş olan bu haczin, «itiraz süresinden sonra konulmuş bir haciz» gibi sonuç doğuracağı–
İİK.’ nun 235. maddesi gereği, iflas sıra cetvelindeki sıraya yönelik şikâyetleri kural olarak, iflas sıra cetvelinin ilanından itibaren 7 gün içerisinde yapılmasının gerekeceği, ancak, 223. maddeye göre tebligat masrafı yatıran alacaklılar için bu sürenin tebliğden itibaren hesaplanacağı, somut olayda, şikâyetçi idarelerin tebliğ masrafı yatırmadığının anlaşıldığı, iflas sıra cetveli son olarak 30.06.2010 tarihinde gazetede yayınlanmış olup, davanın açıldığı 28.09.2010 tarihinde 7 günlük sürenin dolduğu, bu durumda, mahkemece, İİK.’ nun 166. maddesi uyarınca yapılan sıra cetvelinin son ilan tarihinden itibaren 7 günlük süre içerisinde şikâyetin yapılmadığı gerekçesiyle reddinin gerekeceği-
Mahkemece, şikâyet olunan alacaklının icra dosyasında ödeme emri tebliğ edilmeden ve takip kesinleşmeden haciz ihbarnamesi yolladığı hususunun mahkeme kararıyla sabit olduğu, haczin konulduğu tarihte henüz takibin kesinleşmemesi nedeniyle davacının alacağının birinci sırada yer alması gerektiği gerekçesiyle, şikâyetin kabulüne karar vermiş olmasında yasaya aykırı bir yön bulunmadığı-
Şikayetçinin sıra cetvelinde sıraya yönelik itirazlarının İİK'nın 101 ve 206, IV-C maddeleri kapsamında değerlendirilip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, İİK'nın 142 /son maddesi uyarınca dar yetkili olan icra hukuk mahkemesinin şikayet olunanın, şikayetçinin alacağının esası ile ilgili savunma olarak ileri sürdüğü hususları tartışamayacağı, bu hususların dava yoluyla alacaklılar tarafından ayrıca genel mahkemelerde ileri sürülmesi gerektiği-
«743 sayılı eski MK. döneminde kurulmuş olan araç rehinleri»
Sıra cetveline şikayetin, mahkemece verilecek karardan hukuki durumu etkilenebilecek, sırasına itiraz edilen alacaklı ve alacaklılara karşı açılmasının gerekeceği-
Haciz sıra cetveline yapılan şikâyetin İİK.’ nun 142/1. maddesindeki ‘’alakadarlar’’ ibaresinin borçluyu değil, şikâyet eden alacaklıdan sıra itibarıyla önce olan ya da aynı sırada hacze iştirak eden ve şikâyetten hakları etkilenecek olan alacaklıları ifade etmesi nedeniyle, bu alacaklı ya da alacaklılara husumetin yöneltilmesi gerekmesine, borçluya husumet yöneltilemeyeceğinden şikâyetçinin itirazının reddine karar verilmiş olmasında yasaya aykırı bir yönün bulunmadığı-
Davacının davalı alacaklıların alacaklarının esas ve miktarına itiraz etmeyip, «davalı-alacaklıların takiplerindeki usulsüzlükler nedeniyle, satıma konu taşınmazdaki hacizlerinin geçersizliği»ni ileri sürmüş olması halinde uyuşmazlığın icra mahkemesinde çözümleneceği—
Şikayetçinin haczinin ilk haciz olduğu, bu nedenle şikayetin kabulüne karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verildiği, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda, asıl dosyada şikayetçinin haczinin ilk haciz olduğu, birleşen dosyanın değişik gerekçe ile onandığı ve ardından kesinleştiği gerekçesiyle, asıl dosyada şikayetin kabulüne, birleşen dosyada yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmesinin yerinde olduğu-
İflas tarihi itibariyle şikayetçilerin alacaklarının İİK'nın 206. maddesine göre iflastan önceki bir yıl içinde doğmuş alacak olarak değerlendirilmesi mümkün olmayıp, sıra cetvelinde ilk sırada yer alamayacakları-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.