«Geçici hakediş (istihkak) belgeleri»nin, İİK’nun 68. maddesinde yazılı belgelerden olmadığı–
Borçluya tebliğ edilen ihtarlı ödeme emrinde otuz günlük yasal ödeme süresinin verildiği, davacı tarafça tahliye istemli davanın, takip kesinleşmeden 13/03/2015 tarihinde açıldığı, ödeme emrinin tebliğinden itibaren takip kesinleşip yasal otuz günlük ödeme süresi beklenmeden ya da itiraz varsa itiraz kaldırılmadan tahliye isteminde bulunulamayacağı-
Mahkemenin kabulünde olduğu gibi yasal otuz günlük ödeme süresi içerisinde takibe konu kira borcunun, davalı tarafından kısmen icra takibinden önce ve kısmen icra takibi başlatıldıktan sonra ödendiği, bu durumda mahkemece takibin başlatılmasına sebep olan davalı borçlu hakkında asıl borç dışında kalan alacağın ferileri yönünden itirazı kaldırılması talebinin kabulü ile takibin devamına karar verilmesi gerekirken, asıl borcun ödendiği gerekçesiyle itirazın kaldırılması talebinin de reddine karar verilmesinin doğru olmadığı-
Uyuşmazlık konusu değerin, Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihine göre kesinlik sınırını geçmediği-
Borçlunun -örnek:7 ödeme emrine- itirazının takibi durdurmasına rağmen, başlamış olan ihtiyati haciz işlemlerinin yerine getirilmesini önlemeyeceği–
Aynı alacakla ilgili itiraza uğrayan takip yapılmadan önce, takip yapılıp; itiraz üzerine her hangi bir işlem yapılmadığına göre davacı tarafça yeniden takip yapılmasının mümkün olmadığı-
Taraflar arasındaki kira ilişkisi 01.09.2014 tarihinde başlamış olup, takibe konu edilen 2014 yılı Temmuz ayı itibariyle taraflar arasındaki kira ilişkisinin başlamamış olduğu gibi, kira sözleşmesinde 2014 yılı Temmuz ayı kirasına ilişkin bir düzenlemenin de bulunmadığı, bu durumda 2014 yılı Temmuz ayı kirası yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekeceği-
Kira alacağının tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın kaldırılması ve temerrüt nedeniyle tahliye isteminde, davalı ticari şirket olup basiretli bir tacir gibi davranmak zorunda olduğundan kiralananın kullanıma uygun halde teslim edilmediğine ilişkin savunmaların icra yargılamasında dinlenemeyeceği-
Karşılıklı edimleri içeren boşanma protokolü boşanma ilamı ile de tasdik olunmuş olup alacaklı taraf "dayanak senedin arabaya karşılık verildiğini", borçlu taraf ise, "tazminatın ödenmesi ile dayanak senedin geçersiz kaldığını" iddia ettiğinden, iddiaların kanıtlanmasının ancak genel mahkemelerde yapılacak yargılama ile mümkün hale gelmiş olduğu-  Dar yetkili icra mahkemesinde ihtilafın çözümü mümkün olmadığından, icra takibinin durdurulması kararı yerinde ise de, yargılamayı gerektiren bir konuda, alacaklının kötüniyetli kabul edilerek tazminatla sorumlu tutulmasının isabetsiz olduğu-
Tüzel kişiliği bulunmayan «firma» adına düzenlenmiş senedin «bono» niteliğini taşımayacağı ve ciro yoluyla devredilemeyeceği—

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.