Kira alacağının tahsili için başlatılan takibe itirazın kaldırılması ve tahliye istemi- Mahkemece, davacının iddiaları ile ödeme dekontları üzerinde durularak ve daha önceki bozma ilamı doğrultusunda ödeme değerlendirilmek ve söz konusu ödemelerin takibe konu aylar kirasına ilişkin olup olmadığı araştırılmak suretiyle, denetime açık bilirkişi incelemesi de yaptırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
Dava genel iflas yolu ile yapılan takibe yapılan itirazın kaldırılması ve iflas istemine ilişkin olup, mahkemenin toplanan delillere, bilirkişi raporu doğrultusunda tebliğ edilen depo emrine göre ödeme yapılmamasına ve yetkisiz olduğu yargılama ile anlaşılmasına rağmen, karardan hemen önce yetkisiz yerde açılan iflasın ertelenmesi davasının, yargılamanın uzatılmasına matuf olduğu ve bu nedenle sonucun beklenilmesine gerek bulunmadan “davalının iflasına” karar verilmesinde yasaya aykırı bir yön bulunmadığı-
Arsa olarak kiralanan taşınmazın içine daha sonra kiracı tarafından bina yapılmasının, taşınmazın 6570 sayılı yasanın kapsamına girmesi sonucunu doğurmayacağı–
Borç aslının itiraz süresi içinde ödenmesi halinde, alacaklı tarafından «asıl borç» yönünden değil sadece «faiz» yönünden «itirazın kaldırılması»nın istenebileceği–
Kooperatifin, ortağından olan alacağının tahsili bakımından icra dairesinin yetkisinin kesin yetki olmadığı- 6101 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanun'un 7. maddesi uyarınca 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 120. maddesinde gösterilen faiz oranı sınırlamasının derdest davalara da uygulanacağı-
İcra takibinden önce borçluya gönderilen hesap kat ihtarındaki borca itiraz edilmeyip sadece faize itiraz edilmiş olması halinde, borç miktarının kesinleşeceği ancak hesap kat ihtarının kesinleşme tarihinden takip tarihine kadar tahakkuk ettirilen faiz tutarının denetlenmesi gerekeceği–
İcra hakiminin, gecikmiş itiraz nedenlerini inceledikten sonra gecikme sebebinin mahiyetine ve hadisenin özelliklerine göre, takibin tatilini tensip edebileceği, mazeretin kabulü halinde icra takibinin duracağı, aynı celsede alacaklının itirazın kaldırılmasını sözlü olarak da isteyebileceği, bu taktirde tetkikata devam olunarak icra mahkemesinde gerekli kararın verilebileceği-
Davacı ödeme emrinin davalıya tebliğinden sonra otuz günlük ödeme süresini beklemeden, 05/01/2012 tarihinde açmış olduğu dava ile tahliye isteminde bulunmuş olup, tahliye davasının süresinde açılmaması sebebiyle tahliye davasının reddine karar verilmesi gerekeceği-
Davalı borçlu borca itiraz dilekçesinde; kira borcu bulunduğunu, Şubat ve Mart kirasını ödeme taraftarı olmasına rağmen alacaklının buna yanaşmadığını, alacaklının haksız yere aleyhinde icra takibi başlatarak mağduriyetine sebebiyet verdiğini açıklayarak itirazını bildirmiş ise de; bu itiraz borcun esasına dair bir itiraz olmadığından, mahkemece davalı aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesinin isabetsiz olduğu-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.