Alacaklının icra dosyasında «takip şeklinin değiştirilmesi» konusunda açık bir talebi ve icra müdürünün icra dosyasında bu hususta olumlu bir kararı olmasa da takip şekli değiştirilmiş olur mu?–
«Gecikmiş itiraz talebinin kabulü» ile takibin duracağı, alacaklının aynı oturumda icra mahkemesinden (tetkik merciinden) «itirazın kaldırılmasını» istemedikçe, mahkemenin «merciin» itirazın esasını incelemeyeceği–
İİK'nun 68/son maddesi kapsamında tazminat borçlusu olup genel mahkemede alacak davası açan tarafın davası sonuçlanıncaya (kesinleşinceye) kadar tazminatın tahsili tehir olunacağından kendisinden bunun tahsilinin usulsüz olduğu-
İİK.nun 269/III maddesi gereğince davacı alacaklının, itirazın tebliği tarihinden itibaren altı ay içinde itirazın kaldırılmasını isteyebileceği, icra dosyasında İİK.nun 59. maddesi uyarınca itiraz dilekçesi davacı alacaklıya tebliğ edilmediğine göre itirazın kaldırılması ve tahliye davasının süresinde açıldığının kabulü gerekeceği-
Mirasçıların başvuruları üzerine, icra mahkemesince borçlulara İİK. mad. 68/3 uyarınca mirasın hükmen reddedilmiş olduğunun tesbiti amacıyla mahkemede dava açmaları ve ilam getirmeleri için uygun bir süre verilmesi ve bu hususun bekletici mesele yapılması gerektiği-
Bankacılık işlemi yapma ve mevduatı kabul izni kaldıran bankanın iflasını isteme koşulları—
Kira akdinin feshinden sonra işleyecek kira alacağının "ecrimisil" niteliğinde olacağı ve ilamsız takip konusu yapılamayacağı
“Haciz müzekkeresi” ile “tahsilat makbuzu”nun resmi dairelerin yetkileri dahilinde düzenledikleri belgelerden sayılmayacağı, alacaklıya “itirazın kaldırılması”nı isteme hakkını vermeyeceği-
Borçlunun kira ilişkisine açıkça karşı çıkmaması karşısında İİK'nin 269/2. maddesi gereğince sözlü kira ilişkisinin kesinleştiğinin kabulü gerekeceği, öte yandan kira miktarını ve ödeme zamanı ile şeklini kanıtlama yükümlülüğünün davacıya, kira paralarının ödendiğini ispat külfetinin de davalıya ait olduğu, borçlunun takibe vaki itirazının, talep edilen kira miktarına yönelik itiraz niteliğinde olduğu, aylık kira bedelinin miktarını davacı ispat edemez ise, davalının beyan ettiği aylık kira miktarının borcun hesabında esas alınması gerekeceği- Mahkemece, takip konusu alacağın ait olduğu aylar ile miktarlarının davacı vekiline açıklattırılması ve davalı tarafça ibraz edilen ödeme dekontlarından davalı tarafından davadan önce ve dava sırasında ödeme yapıldığı anlaşıldığından, davalı tarafından yapılan bu ödemeler üzerinde de durularak sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.