Kira alacağının tahsili amacıyla başlatılan takibe itirazın kaldırılması, tahliye istemine ilişkin davada İİK. mad. 269/d’nin göndermesi ile İİK. mad. 70’in de uygulanmasının gerektiği ve bu madde gereğince icra mahkemesinin itirazın kaldırılması hakkındaki talep üzerine iki tarafı davet ettikten sonra 18. madde hükmüne göre karar vereceğinin düzenlendiği, yargılamanın tahkikat duruşması açılmadan yapılmasının usul ve yasaya aykırı olacağı-
İcra memurunun, borçlunun -genel haciz yolu ile takipte- ödeme emrine yaptığı itirazı reddedemeyeceği–
12. HD. 06.10.2022 T. E: 10005, K: 9919
«İpotek veren üçüncü kişi» ile asıl borçlu arasında zorunlu takip arkadaşlığı bulunduğundan, ipotek veren üçüncü kişi hakkında takip yapılmadan (ona ödeme emri gönderilmeden), sadece «asıl borçlu» hakkında takip yapılıp ödeme emri gönderilemeyeceği, bu durumda ipotek veren yönünden MK’nun 887. maddesine göre alacaklıya «üçüncü kişiye ihbarda bulunup borç muaccel hale getirildikten sonra üçüncü kişi hakkında yeniden takip yapması ve daha sonra bu dosya ile birleştirilmesi» konusunda mehil verilmesi gerekeceği—
Satış vaadi sözleşmesinin karşılıklı edimleri içermekte olduğu, bu haliyle sözleşmenin İİK'nun 68/1. maddesinde yer alan ve alacaklılara genel haciz yolu ile takip yapma imkanı tanıyan borç ikrarını içeren bir belge niteliğinde olmadığı-
Kira alacağının tahsili için başlatılan takibe itirazın kaldırılması ve itiraz edilmeyip süresinde ödenmeyen kısım yönünden kiralananın tahliyesi istemi-
İtirazın iptaline konu takip dayanağı para alacağına ilişkin olup, para alacağı için dava konusu olmayan taşınmazlar üzerinde ihtiyati tedbir kararı verilemez. Mahkemece bu yönler gözetilmeden yazılı şekilde karar tesisinin hükmün bozulmasına neden olacağı-
Borçlu kiracı tarafından taraflar arasında sözlü olarak yapılmış kira akdinin bulunduğu kabul edilerek talep edilen aylık kira parasına karşı çıkılmaması halinde taraflar arasındaki kiracılık ilişkisi ile talep edilen kira miktarının kesinleşmiş olac
İtirazın kaldırılması isteminde, kefil hakkında kesinleşen karara rağmen kefilin sorumlu tutulmaması gerekeceği-
Davacı alacaklı dava dilekçesinde asıl alacak için itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuş olup, davalı borçlu takip konusu alacağın 6.000,00 TL’sini ödeme emrinin tebliği üzerine aynı gün ödediğine göre itirazın bu miktarın dışında olduğunun kabulü gerekeceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.