İİK'nun 38. maddesi gereğince icra dairesindeki kefaletler ilâmların icrası hakkındaki hükümlere tâbi olup, icra kefaletine ilişkin başvuruların ilama aykırılık iddiası niteliğinde bulunduğundan, İİK'nun 16/2. maddesi uyarınca süresiz şikayete tabi oldukları- İİK'nun 38. maddesi uyarınca ilam hükmünde olan icra kefalet işleminin, ilamlı icra takibine konu edilebilmesi, bir diğer ifade ile icra kefiline icra emri tebliğ edilebilmesi için icra kefaletinin yasada öngörülen şekil şartlarına uygun olarak yapılmış olması gerekeceği-
Teminatsız ihtiyati haciz kararı verilemez ise de; kanunlarda teminat alınmayacağına ilişkin istisnai hükümlerin bulunması hâlinde, bu istisnaî hükümlerin amacı ve kapsamı ile sınırlı olarak teminat aranmaksızın ihtiyati haciz kararı verilebileceği-
Mülkiyet hakkına (taşınmazın aynına/dayalı olarak verilmiş olan -el atmanın (müdahalenin) önlenmesine, tapu iptali ve tescile, taksime ilişkin- ilamların, ilam kesinleşmeden icraya konamayacağı–
Takip dayanağı ilam incelendiğinde, alacaklının (davacının) kısmen borçlu olmadığı, alacağın dayanağı olan çek bedelinin de borçlu tarafından kısmen tahsil edildiği tespit edildiğinden, bu doğrultuda ödenen miktarın da istirdadına karar verildiğinden, anılan kararın, menfi tespit ve yargılama aşamasında istirdata dönüşen ilam niteliğinde olup kesinleşmeden takibe konu edilemeyeceği-
Takip dayanağı Sayıştay ilamı ile kurulan hükmün koşula bağlı olmayıp, likit bir alacağın borçlulardan müşterek müteselsilen tahsiline ilişkin olduğu, hüküm altına alınan alacaktan daha az miktar için takip başlatıldığından, yapılan takipte yasaya uymayan bir yön bulunmadığı-
İlamlı takiplerde ‘takip dayanağı ilamın icra emri ekinde borçluya gönderilmesi gerekeceği’ne ilişkin –ilamsız takipler hakkında İİK’nun 58/3, 61/1 maddelerinde olduğu gibi- bir düzenleme bulunmadığı–
Davacının talep ettiği tazminat ve alacaklarının bulunup bulunmadığının, varsa miktarlarına yönelik unsurların belirlenmesi gerektiği, davacının iddia ettiği tazminat ve alacakların varlığının çekişme halinde bulunduğu, ayrıca hakkın bulunması halinde bile bunun ihtiyati haciz mahiyetinde ihtiyati tedbir kararı tesis edilmesi için yeterli olmadığı,davalının tazminat ve alacaklarının tahsilini imkansız hale getirdiğini davacının tam ispat olmasa da yaklaşık olarak ispat etmesi gerektiği,salt iddianın bu konuda yeterli olmadığı-
Yabancı hakem kararlarının tenfizine ilişkin, ilk derece mahkemesince MÖHUK uyarınca inceleme yapılmış ise de somut dosya yönünden "New York Sözleşmesi" hükümlerince değerlendirilmesi gerektiği-
Mirasçılık belgesi verilmesi istemine ilişkin davada, tanıma veya tenfiz talebi olmadığı, mirasçılık belgesi verilmesi davasında taşınmazlar bakımından Türk Kanunları uygulanacağından davacıların ve murislerinin vatandaşı olduğu Arnavutluk Devleti ile hukuki veya fiili mütekabiliyet şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılması gerektiği, Arnavutluk Devleti tarafından düzenlenmiş mirasçılık belgesinin ve nüfus kayıtlarının usulüne uygun olup olmadığı tespit edilmesi, belgelerde eksiklik varsa tamamlattırılması gerektiği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.