Söz konusu tebligatta, muhatabın adresten geçici olarak ayrıldığına yönelik şerh olmadığı gibi, Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesine göre adresin muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresi olduğunun belirtilmesine dair meşruhatın da olmadığı anlaşıldığından yapılan tebligatın bu haliyle Tebligat Kanunu'nun 21/1 ve 21/2. maddelerine uygun olmadığı-
İhalenin feshini isteyebilecek ilgililerin ihale yapıldığı ana kadar cereyan eden muamelelerdeki yolsuzluklara en geç ihale günü ıttıla peyda ettiği kabul edileceği- Ayrıca satış ilanı tebliğ edilmemiş ise şikayet müddetinin ıttıla tarihinden başlayacağı-
Kendisine satış ilanı tebliğ edilmemiş ilgililerin, ihale tarihinden itibaren bir yıl içinde olmak koşulu ile satışı öğrendikleri tarihten itibaren yedi gün içinde, ihalenin feshini isteyebileceği—
Şikayetçi vekiline gönderilen satış ilânının; "Gösterilen adreste daimi çalıştığını beyan eden personel ..........'a tebliğ edildi” açıklaması ile tebliğ edildiği, vekil adına yapılan bu tebligatta, tebliğ memuru tarafından, muhatabın adreste bulunup bulunmadığı araştırılarak tespit edilmemiş olup, bu durumda tebliğ işleminin, 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 17. maddesi hükümlerine uygun yapılmadığından usulsüz olduğu-
Konuları farklı olan ihalelerin taraflar açısından ayrı ayrı hukuki sonuçlar doğuracağı, bir ihaleye ilişkin verilen kararın diğer şikayetin esasına etkili olmayacağı-
İİK'nın 16/1. maddesinde öngörülen yasal yedi günlük sürede icra mahkemesi nezdinde şikayet davası açılmadığı anlaşılmakla bu hususun artık ihalenin feshi nedeni olarak incelenip dinlenilmesine imkan olmadığı, satış ilanı tebliğinin yerel gazetede yapılmasının katılımı azalttığı belirtilmişse de; hukuki yarar yokluğunda bu hususun dinlenemeyeceği, ihalenin feshi talebinin hukuki yarar yokluğu nedeni ile usulden reddine ve İİK'nın 134/2. maddesi uyarınca, işin esasına bu nedenle girilmemiş olunacağından para cezasına hükmolunmasına yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, ilk derece mahkemesince davanın reddi ile ihale bedeli üzerinden para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesinin isabetsiz olduğu gerekçesiyle, resen bakılan sebeplerle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın hukuki yarar yokluğundan reddine, para cezasına hükmedilmesine yer olmadığına-
Diğer borçluya kıymet takdir raporunun veya satış ilanının tebliğ edilmemiş olmasının, kendisine usulüne uygun tebligat yapılan borçluya değil, tebligat yapılmayan ilgilisine şikayet hakkı vereceği-
Her ne kadar vekil adı yazılmak suretiyle tebligat çıkarılmış ise de, adresin asile ait olması karşısında borçlu vekiline yapılmış bir tebligattan söz edilemeyeceği- Borçlu vekiline yapılan tebligata göre yapılan temyiz yasal 10 günlük sürede olup, süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesinin hatalı olduğu- Bir yıllık süre içinde haciz istendikten sonra, takibe devam edilmesi için takipsizlik nedeniyle işlemden kaldırılan dosyanın yenilenmesi durumunda “yenileme harcı” alınmayacağı- "İcra dosyası işlemden kaldırılmış olmasına rağmen, icra müdürlüğünce harç alınmaksızın dosyanın yenilenmesine karar verilmesinin usule uygun olmadığından bahisle ihalenin feshine" karar verilmişse de, bu hususun ihalenin feshi nedenleri arasında bulunmadığı-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.