Ortaklığın giderilmesi istemine ilişkin davada, 7201 sayılı Tebligat Kanunundaki düzenlemeler gözetilerek davalıların MERNİS'e kayıtlı adresleri araştırılarak buradaki adreslerine tebligat yapılması, MERNİS adresleri bulunamadığı takdirde adres araştırması yapılarak adres tespiti yoluna gidilmesi ve tespit edilecek adreslerine tebligat yapılması, tüm bu araştırmalar ile de bir sonuca varılamadığı takdirde davalılara ilanen tebligat yapılmak suretiyle taraf teşkili sağlanıp işin esası hakkında bir karar vermesi gerekeceği-
Şikâyetçi vekili, müvekkilinin alacağının kamu alacağı olup, paylaşıma konu paranın sıra cetvelinde 1. ve 2. sıradaki alacaklılara ödenmesinin doğru olmadığını ve müvekkiline ödeme yapılması gerektiğini ileri sürdüğüne göre, 1.ve 2. sıra alacaklılarına dava dilekçesi ve duruşma gününü bildirir meşruhatlı davetiye tebliğ edilmeden ve dolayısıyla taraf teşkili sağlanmadan işin esasına girilerek karar verilmesinin hükmün bu nedenle bozulmasına sebep olacağı-
Bu tür davalarda tapu kütüğünün tutulmasından devletin sorumlu olması, tapunun gereği gibi tutulamaması sonucunda koşulların oluşması halinde TMK’nin 1007. maddesi uyarınca zarardan sorumlu olması ve diğer yandan ise malikin dava tarihinde bilinmediği kabul edildiğinden aynı Kanun'un 501. maddesine göre tapu malikinin hiç mirasçı bırakmadan ölmesi halinde ölen gerçek kişinin mirasının devlete kalacak olması halinde başlangıçta davalı olarak Hazine gösterilmek suretiyle taraf teşkili sağlanabileceği-
Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan birinin veya birkaçının diğer paydaşlara karşı açabileceği ve HMK. mad. 27 uyarınca davada bütün paydaşların yer alması zorunlu olduğu- Paydaşlardan veya ortaklardan birinin ölümü halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerektiği-
17 adet taşınmazda ortaklığın giderilmesi istemi-
Genişliği oldukça dar olan bir taşınmaz üzerinde geçit kurulması halinde taşınmaz daha da daralacağından başka seçenek araştırılarak sonuca gidilmesi gerekeceği-
Davalı olarak yer alan İzmir İl Özel İdaresinin 30/03/2014 tarihinden itibaren tasfiye edilmek suretiyle kapatıldığı, yargılamanın ise 09/04/2014 tarihinde sonlandırıldığı, karar tarihi itibariyle kapanmış kurum hakkında hatalı olarak karar verildiği anlaşıldığı olayda il özel idaresindeki çalışmalardan doğan bir borç olması dikkate alındığında davanın İçişleri Bakanlığına yöneltilmesi gerektiği-
Dava dilekçesindeki anlatımdan ve talep sonucundan, uyuşmazlığın, üçüncü kişinin İİK’nin 96. vd. maddeleri uyarınca mülkiyet hakkına dayalı olarak ileri sürdüğü “istihkak iddiasına” ilişkin olduğunun kabulü gerekeceği, bu durumda mahkemece; taraf teşkili sağlanarak, takip miktarı veya mahcuzun değerinden hangisi az ise, o değer üzerinden nispi harç alınarak ve bu şekilde noksan harç tamamlattırılarak tarafların tüm delilleri toplanarak, duruşma da açılmak suretiyle çekişmenin istihkak davası prosedürüne göre çözümlenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.