Kamu görevlisi olan davalı hakkında, kusuruna dayanılarak açılan davanın husumet yönünden reddine karar verilmesi gerektiği-
İcra müdürlüğünden gönderilecek bir muhtıra ile acele kamulaştırma işleminin yapılması mümkün iken icra emri gönderilmek suretiyle takip yapılmasının doğru olmadığı, tahliye ve teslim kamulaştırmanın doğal sonucu olup tahliyenin gerçekleştirilmesinin takip yapılmasına bağlı olmadığı- Şikayetçi borçlu acele kamulaştırmaya dair idari işlemin iptali amacı ile Danıştay'da dava açıldığı, davanın reddine ilişkin kararın temyiz edilmesi üzerine Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nun kararı ile dava konusu işlemin (acele kamulaştırmaya dair idari işlemin) şikayetçi borçlunun maliki olduğu taşınmaz yönünden kesin olarak iptal edilmesine karar verildiği ve takibin dayanağının kesin olarak ortadan kalktığı anlaşıldığından, İlk Derece Mahkemesince, şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekeceği-
İmar öncesi kadastral parsellerin ihyası isteği-
Mahkemece, davacıların istemi doğrultusunda “İslam olarak yazılmış olan dinlerinin kayıtlardan silinmesine” karar verilebileceği fakat davacı başka bir dini kabul etmişse onun nüfus kütüğüne yazılmasının idari işlem olduğu-
Bahsi geçen davalı şirket tarafından güvensizlik tespit bedeli istemine ilişkin tesis edilen idari işlemin iptali istemli idare mahkemesi kararının iş bu davada etkili olacağı dikkate alındığında dosyanın sonucu ve kararın kesinleşmesi beklenmek suretiyle ulaşılacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
Yersiz ödenen emekli ikramiyesinin tahsiline ilişkin kurum işleminin iptali ile bu nedenle maaşından yapılan kesintilerin iadesi istemi-
Mahkemece, tüzel kişiliği haiz Fon tarafından İİK hükümlerinden yararlanılarak düzenlenen ve idari işlem niteliğinde bulunan sıra cetvelinin dava konusu edildiği, davalı müflis TYT Bank iflas idaresinin TMSF adına tasfiye yürüttüğü, gerçek hasmın TMSF olduğu, bu cetvelde davacı tarafın alacağı ile ilgili alınan kararın iptalini amaçlayan davacının, alacağının bulunup bulunmadığı, alacağı varsa cetvelin davacı alacağı ile ilgili kısmının iptali ile ilgili inceleme yapıp karar vermenin Adli Yargının görevi dahilinde olmadığı, anılan kararın iptali üzerine idarece yeni bir karar alınarak davacının alacağının cetvele kayıt ve kabulüne karar verileceğinin gözetilmemesinin doğru olmadığı-
Trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkin davada, davalı Belediye Başkanlığının yürütmekle yükümlü bulunduğu kamu hizmetine ilişkin olarak uygulamaya koyduğu proje çerçevesinde yol çalışması yaptığından ve yol çalışması sırasında yeterli önlemlerin alınmadığı gibi uyarı işaret ve levhalarının eksik konulmasından zararın doğduğu ileri sürüldüğünden, davanın hizmet kusuruna dayandığı, tam yargı davası niteliğinde olduğu; böyle bir uyuşmazlığın idari yargı yerinde çözümlenmesi gerektiği-
Davalı belediye adına diğer davalı şirketin yol çalışması yaparken, davacı Kuruma ait yeraltı kablolarına zarar verdiği iddiasıyla açılan dava haksız eylemden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olup, bu davanın idari yargının değil, adli yargının görevi kapsamında kalacağı-
Davacı yönünden intifadan men olgusu gerçekleşmediğine göre, fuzuli şagilin taşınmazı kullanmasından dolayı malike ödemekle yükümlü olduğu haksız işgal tazminatı niteliğindeki ecrimisil isteği bakımından davanın reddinin gerekeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.