Destekten yoksun kalma zararları ile bedensel zararların, TBK hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplandığı, kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemelerin, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilip, zarar veya tazminattan indirilemeyeceği, hesaplanan tazminatın; miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılıp, azaltılamayacağı- Somut olay değerlendirildiğinde; 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 s. TBK'nın 55. maddesinin emredici hükmünün kamu düzenine ilişkin olduğu, gerçekleştiği tarihe bakılmaksızın tüm fiil ve işlemlere uygulanması gerektiği, kamu düzeni ile ilgili konularda usuli kazanılmış haktan söz edilemeyeceği dikkate alındığında eldeki davada bozma kararına uyulmakla davalılar yararına usuli kazanılmış hakkın gerçekleşmesine engel olacak istisnai bir durumun bulunduğu-
Bölge adliye mahkemesince; harç hususunda yapılan açık hataya yönelik davacı tarafın tashih isteminin HMK'nın 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca kabulü ile bakiye harcın iadesine karar verilmesi gerekirken, başvurunun tavzihi niteliğinde olduğu kabul edilmesinin ve yazılı gerekçe ile reddedilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğu-
Kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemi-
Satışın kıymet takdirinin esas alındığı tarihten iki sene sonra yapılmasının başlı başına ihalenin feshi sebebi sayılacağı; iki yıllık sürenin başlangıcının, bilahare kesinleşmesi kaydı ile kıymet takdirinin yapıldığı tarih olduğu-
Takip talebinde «borçlu» olarak gösterilen kişinin soyadının -«A.oğlan» yerine «A.oğlu» şeklinde- maddi hata sonucu yanlış yazılmış olmasının, «takibin iptaline» neden olmayacağı–
“Takibin kesinleşmesinden sonra oluşan zamanaşımı” nedeniyle icra mahkemesine başvurmuş olan borçlunun yazmış olduğu dilekçede alacaklının ismini ve soyadını -“Y. A.” yerine “S. A.” şeklinde- yanlış yazmış olmasının “maddi hata” kabul edilerek, icra mahkemesince yargılamanın sonuçlandırılması gerekeceği-
22. HD. 05.02.2019 T. E: 363, K: 2419-
8. HD. 19.09.2018 T. E: 2017/11108, K: 15932-
Kesinleşen icra takibi nedeniyle tahliye istemi-
Usulü kazanılmış hakkın hukuki sonuç doğurabilmesi için; bir davada, ya taraflar ya mahkeme ya da Yargıtay tarafından açık biçimde yapılmış olan ve istisnalar arasında sayılmayan bir usul işlemi ile taraflardan biri lehine doğmuş ve kendisine uyulması zorunlu olan bir hakkın varlığından söz edilebilmesi gerektiği- Kural olarak hakim ara kararından dönebilirse de, bozma kararına uyan mahkeme, bununla bağlı olduğundan, mahkemenin ister aynı oturumda, ister daha sonraki oturumlarda olsun, bundan dönerek eski hükümde direnemeyeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.