Öncesinde üzerinde davacıya ait intifa hakkı tescil edilmişken, kat irtifakı kurulması aşamasında dava konusu bağımsız bölüm kaydına intifa hakkının geçirilip, tescil edilmemesi, kayıtlara göre taşınmazın önce cebri satış, ardından da satış yoluyla davalı tarafından devralınması aşamasında sicil kaydında intifa hakkının yer almaması karşısında davalı iyi niyetle taşınmazı satın alan ve kullanan üçüncü kişi konumunda olup; haksız şagil sayılamayacağından davacının ecrimisil isteminin reddi gerekeceği-
İcra takibine ve incelenen itirazın iptali davasına konu edilen alacak ecrimisilden kaynaklandığından, likit ya da muayyen olduğunu, bu miktarın yargılama yapılmaksızın basit bir hesaplama işlemiyle tespit edilebilir nitelikte olduğunu kabul etme olanağının bulunmadığı, bu sebeple icra inkar tazminatı talebinin reddi gerektiği gibi, bozmadan önceki kararda icra inkar tazminatı talebinin reddedildiği, hükmün sadece davalı tarafından temyiz edildiği gözden kaçırılarak, bozmadan sonra verilen kararda davalının aleyhine olacak şekilde icra inkar tazminatına karar verilmesinin doğru olmadığı-
Çaplı taşınmazda paydaşlar arasında elatmanın önlenmesi ve ecrimisil talebine-
Davadaki istemin tescil tarihinden sonra olduğu hallerde, tescilden önceki tarihleri de içine alacak şekilde ecrimisile hükmedilemeyeceği–
Tüm paydaşları kapsar şekilde harici taksim yapılıp yapılmadığının, fiili kullanma biçiminin oluşup oluşmadığının saptanması harici taksim ya da fiili kullanma biçimi oluşmuş ise hangi paydaşa nerenin özgülendiğinin tespit edilmesi,özgülenen yerlere kim ne şekilde el atıyor ise bunun belirlenmesi çekişmeli yerin de bu arada ortak kulanıma mı bırakıldığı yoksa paydaşlardan birine mi özgülendiğinin duraksamaya yer bırakmayacak şekilde açığa kavuşturulması bütün bu araştırmalardan sonra yok eğer harici bir taksim veya fiili bir durum yaratılmamış ise davacı bakımından intifadan men olgusunun gerçekleşip gerçekleşmediğinin üzerinde durulması ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
27.04.2006 tarihli ihtarnamenin davalıya tebliğ tarihi ile verilen süre gözetilmek suretiyle dava tarihine kadar olan dönem itibariyle ecrimisile hükmedilmesi gerekeceği-
Taşınmazda tüm paydaşları bağlayan fiili kullanım biçiminin oluşup oluşmadığının araştırılması, oluşmuş ise hangi bölümün hangi paydaşa bırakıldığının belirlenmesi ve bu durumun bilirkişilerce krokilerinde işaretlenmesi ve davacının kullanımına bırakılan bölüme bir el atma var ise ecrimisil hesabı yapılması, eğer fiili kullanım biçiminin oluşmadığı saptanır ise de paylı mülkiyet hükümlerine göre payından az yer kullandığını iddia eden davacının davasının dinlenemeyeceği-
Dava 6100 sayılı HMK'nun yürürlüğe girmesinden sonra açıldığından ve uyuşmazlık da kira ilişkisinden kaynaklandığına göre görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi olduğu-
Kamulaştırmasız el atılan taşınmazlar bedelinin tahsili ve ecrimisil istemi-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.