İflasın ertelenmesi talebi üzerine verilen tedbir kararları, icra takipleri yönünden hüküm ihtiva dere. Görülmekte olan itirazın iptali davasının tedbir kararı ile durdurulması mümkün değildir. Mahkemece işin esası incelenerek bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddedilmesinin hükmün bozulmasına neden olacağı-
Davalı borçlu şirket tarafından iflasın ertelenmesi talebi ile açılan davada tedbir kararı verilmiş olması nedeniyle, anılan şirketler yönünden davacı tarafından yapılmış bir icra takip bulunmamasına, iflas erteleme davasının sonucuna göre davacı sıfatının değişme ihtimali bulunmasına (iflas halinde eldeki davanın ancak davacı tarafından İİK. mad. 245, 255/1 gereğince alınacak takip yetkisine istinaden takip edilebilmesine, aksi halde davanın iflas idaresi huzuruyla görülmesine), davacının alacaklı, davalı şirketlerin borçluluk durumu, alacak miktarı ve organik bağ iddiasının yargılamayı gerektirmesine göre davacı vekilinin tasarrufun iptali davasında ihtiyati haciz taleplerinin reddine karar verilmesinin isabetli olduğu-
İcra Müdürlüklerinin verdikleri kararlardan kendiliklerinden dönerek yeni bir karar vermeleri kural olarak mümkün olmadığı, fakat icra dairesi, yapmış olduğu işlemin sonradan yanlış olduğu kanısına varırsa, şikayet süresi içinde yapmış olduğu işlemi değiştirebileceği veya iptal edebileceği (Prof. Dr. B. Kuru-İcra ve İflas Hukuku El Kitabı s. 99)-
İİK.’nun 179/a ve 179/b maddeleri uyarınca verilecek ihtiyati tedbir kararlarının içeriği-
12. HD. 06.04.2016 T. E: 2015/31803, K: 10245-
Mahkemece, borca batıklığın tam olarak tespiti ve iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olup olmadığı konusunda alanında uzman yeni bir bilirkişi heyetinden açıklamalı, gerekçeli ve denetime elverişli bir rapor alınıp sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
Her ne kadar, diğer yasal şartların bulunduğunun tespiti halinde, nihai kararla İİK'nun 179/b maddesindeki tedbirlere hükmedilmesi gerekirse de, yargılama aşamasında dahi istemle varılması amaçlanan hedefin elde edilmesinin imkansız hale geleceğinden endişe edilmesi halinde, ara kararı şeklinde gerekli ve yeterli tedbirlerin verilmesinin mümkün olduğu, ne var ki, istemde HMK'nun 390. maddesinin üçüncü bendindeki şartların bulunması ve haklılığın yaklaşık biçimde ispatlanmasının da gerektiği, talep bu detayları içermediği gibi, haklılığın ispatı noktasındaki mahkeme değerlendirmesinin de hukuka uygun bulunduğu-
Sermayesi yeterli olmayan ve ödenmemiş sermayesi …… bulunan şirketin mali durumunu iyileştirilebileceğinin kabul edilemeyeceği-
Asıl borçlu hakkında verilen tedbir kararının hem söz konusu kararın niteliği hem de zorunlu takip arkadaşlığı açısından sonuç doğuracağı-
Şirket hissesini devralanların müşterek borçlu ve müteselsil kefil olmaları hâlinde, borçlu şirkete ait taşınmazın, borç miktarı olan 7.526.000. USD miktarına yakın 7.500.000 USD bedelle ipotek altına alındığı da dikkate alınarak, (T....... ) A.Ş'deki hissesini devralmalarının alacaklıyı zarara sokma kastiyle yapılıp yapılmadığının tartışılmasının gerekeceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.