Tapu iptal-tescil davalarının kayıt malikleri aleyhine açılacağı, somut olayda, fenni bilirkişiler tarafından keşif sonrası düzenlenen rapor ve krokiden ihyası istenen kadastral parselin bazı bölümlerinin yolda kaldığı görülmekte ise de diğer bazı bölümlerinin dava dışı kişilere verilen imar parselleri içerisinde kaldığının anlaşıldığı, bu durumda kadastral parselin ihyası halinde o parselin gittiği tüm imar parselleri yönünden hüküm kurulması gerekeceğinden, o imar parselleri maliklerinin davada yer almaları gerekeceği-
İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulunda ön sorun hakkında yapılan görüşmeler sonunda, “Davalı tarafın harçtan muaf olduğu nispi karar ve ilam harcına tabi bir davada, dava açılırken yatırılan maktu karar ve ilam harcının yeterli olup olmadığı, böyle bir davanın kısmi dava olarak açılması ve ıslah yapılmak suretiyle dava değerinin arttırılması hâlinde, ıslah edilen miktar için nispi karar ve ilam harcının tamamlanmasının gerekip gerekmediği ayrıca; bu tür bir davanın belirsiz alacak davası olarak açılması hâlinde, alacağın sonradan belirlenen miktarı için nispi karar ve ilam harcının tamamlanmasının gerekip gerekmediği” konusunda içtihatların birleştirilmesi talep edilmiş ise de, içtihatların birleştirilmesine karar verilebilmesi için, içtihat aykırılığına konu kararların devamlılık arz etmesinin gerekmesi ve Yargılayın Özel Dairelerinin yerleşmiş kararlarına aykırılık teşkil eden Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun sadece 03.11.2010 tarihli ve 2010/10-550 E., 2020/561 K. sayılı kararının bulunması ve henüz istikrar kazanmamış olması karşısında, içtihatların birleştirilmesine yer olmadığına-
Yönetsel makam tarafından alınan; kişinin mülkiyet hakkını sınırlayıcı, tasarrufunu önleyici nitelikteki önleme kararının infazı ve Hazine temsilcisine teslimi suretiyle Hazinenin muaraza (sataşma) ortaya çıkardığı, bu durumda yapılan müdahalenin ve çıkarılan muarazanın (sataşmanın) haklı olduğunu söyleyebilme olanağının bulunmadığı-
Mahkemece yapılacak iş, davacıların tümüne usulüne uygun tebligat yapılıp duruşmaya devam edilerek, bozma ilamına uyulup uyulmaması yönünde bir karar verilmesi ve yargılamaya devam edilmesi gerekirken, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin doğru olmadığı-
4650 sayılı Yasa ile değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tesbiti ve kamulaştırılan taşınmazın hazine adına tescili istemi-
Adresi tespit edilemeyen ve yurtdışında bulunan davalıya dava dilekçesi ile duruşma gününü bildirir davetiyenin ve gerekçeli kararın tebliği için, muhatabın adresi ilgili resmi ve özel kurumlardan (Tapu Müdürlüğü, Fransa'da bulunan Türk Büyükelçiliği, yurtdışı giriş çıkış kayıtlarının tutulduğu kurumlar gibi) araştırılacağı, sonuç alınamadığı takdirde kolluk vasıtası ile araştırma yapılacağı, bütün bunlara rağmen adres bulunamaması halinde son çare olarak ilanen tebligat yapılması gerekeceği-
Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir...
Feshin geçersizliğine ve işe iadesine-
Taşınmazın dava tarihindeki değerinin biçilmesi ve bedelinin ve ecrimisilin davalı idareden tahsiline karar verilmesi doğru olduğu gibi, el atılan taşınmaz, yol durumuna dönüştürüldüğünden tapudan terkinine karar verileceği-
Uyuşmazlığın çözümünde görevli olan mahkemenin tüketici mahkemesi olması hususunun, davanın "ticari dava" niteliğini değiştirmeyeceği- Bireysel kredi kartı alacağından dolayı takibe davalının itirazı üzerine itirazın iptali davası açılmadan önce arabuluculuk müessesesine başvurulmasının gerektiği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.