Boşanmaya sebep olan olaylarda maddi tazminat isteyen eşin diğerinden daha ziyade ve eşit kusurlu olmadığı, boşanma sonucu bu eşin, en azından diğerinin maddi desteğini yitirdiği, o halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi dikkate alınarak davacı kadın yararına uygun miktarda maddi tazminata hükmedilmesi gerekeceği - Davacı kadının boşanma davası kabul edildiği ve kendisini vekille temsil ettirdiği için yararına maktu vekalet ücreti takdir edilmesi gerekeceği –
Davalı tarafça davacının yıllık izin alacağının tamamının ödendiği anlaşılmakla mahkemece yıllık izin alacağının bir kısmının kabulü yönünde hüküm kurulması, yine yıllık izin alacağı dava açıldıktan sonra davacıya ödendiğinden ödenen miktar yönünden (ödenen miktar talep edilen miktardan fazla olduğundan talep edilen 1.000,00 TL yönünden) karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken bu kısmının da reddi yönünde hüküm kurulmasının hatalı olduğu -
İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan takipte, asıl borçlu takipte gösterilip, ipotek veren gösterilmemiş ise ipotek verenin sonradan dahil edilmek suretiyle takip yapılabileceği-
Somut olayda, sorumluluğa dayanak yapılan olguların; gereği gibi araştırma ve soruşturma yapılmadan takipsizlik kararları verilmesi ve buna istinaden idari yargıda açtığı hizmet kusuruna dayalı davaların reddedilip kesinleşmesi ve yargılamanın çok uzun sürmesi olduğu- Tazminat isteminin, yasa yolları düzenlenmiş bulunan yargısal işlem ve kararlara ilişkin olduğu- Davacının iddiası ve gelişim biçimi itibariyle, hukuki süreç işlemiş olup, davacı tarafından da yargısal yollara başvurulduğu- Sınırlı ve sayılı hukuki sorumluluk nedenlerinden hiçbirisi mevcut olmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekeceği-
Çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkin davada, haksız kullanım keşfen belirlendiğinden kira geliri üzerinden ecrimisil belirlenirken, taşınmazın dava konusu ilk dönemde mevcut hâliyle serbest şartlarda getirebileceği kira parası, emsal kira sözleşmeleri ile karşılaştırılarak, taşınmazın büyüklüğü, niteliği ve çevre özellikleri de nazara alınarak yöredeki rayiçe göre belirlenip sonraki dönemler için ecrimisil değerinin ilk dönem için belirlenen miktara ÜFE artış oranının tamamının yansıtılması suretiyle bulunacak miktardan az olmamak üzere takdir edileceği- Dava değerinin ve buna göre alınacak harcın, el atılan yerin değeri ile talep edilen tazminat toplamından ibaret olacağı-
Taşınmazı satın alanın dava konusu taşınmazdaki kiracılara kira alacağı için müracaat etmesi gerektiği, kiracılardan ecrimisil isteyemeyeceği- Dava konusu taşınmazda davacının taşınmazı iktisap tarihinde davalıların ofislerinin de olduğu belirtildiğinden, davalıların taşınmazı tahliye ve teslim edeceği taahhüdü karşısında davacı şirketin dava konusu taşınmazı satın almasından itibaren davalının bizzat kullanımında olduğu belirtilen yerlerin nereler olduğu, davalıların bu yerlerdeki faaliyetlerine devam edip etmediği belirlenmeden, taraf ve tanık beyanlarında belirtilen dava konusu taşınmaza ilişkin 3091 s. Kanun uyarınca yapılan tahkikat dosyası dosya içerisine alınmadan, dava konusu taşınmazda kiracı olduğu belirtilen firmaya ve diğer kiracılara ilişkin kira sözleşmesini kapsadığı alanlar belirlenmeden davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğu-
Davalı-karşı davacı vekili tarafından diğer delillerle karşı davadaki iddia ispatlanamamış olmakla birlikte, karşı dava dilekçesinde “… her türlü delil” denilmek suretiyle açıkça "yemin" deliline de dayanılmış olduğundan T.C. Anayasası'nın 36. ve TMK'nun 6. maddesine göre, davalı-karşı davacı tarafa yemin teklif hakkı bulunduğunun hatırlatılması, kullanmak istediği takdirde davacılar-karşı davalıların usulüne uygun bir biçimde HUMK'nun 337. (HMK m. 227. vd) maddesi gereğince davet edilmesi ve HMK'nun yemine ilişkin hükümleri dikkate alınarak usulüne uygun bir biçimde yeminli beyanları alınarak elde edilecek sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Trafik kazası sonucu yaralanma nedeniyle maddi tazminat istemi-
Mahkemece; öncelikle davalı tarafça delil olarak dayanılan boşanma dosyasının celbedilip incelenmesi, sonrasında ise bu delil ile toplanan diğer delillerin birlikte değerlendirilmesi suretiyle uyuşmazlığa konu ziynet eşyalarının esası hakkında hüküm tesis edilmesi gerektiği-
Taşınmaz hakkında derdest ortaklığın giderilmesi davasının, kentsel dönüşüm uygulamasının ya da kamulaştırma işleminin bulunması gibi istisnai durumlarda muhdesatın tespiti davasının açılmasında güncel hukuki yararın bulunduğu-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.